Vitra
New member
Müsilaj deniz altında devam ediyor: İvedilikle muhafaza alanı ilan edilmeli Prof. Dr. Mustafa Sarı, geçtiğimiz hafta TBMM Müsilaj Araştırma Komitesi’ne bir sunum yaptı. Müsilaj temizleme çalışmalarının düzgün bir gelişme olduğunu fakat deniz altında değişen bir şey olmadığını belirten Sarı, su altında şahsen kendisinin çektiği fotoğrafları komite üyesi milletvekillerine gösterdi.
TÜBİTAK Lideri Prof. Dr. Hasan Mandal’ın, “hangi bölgede” sorusu üzerine Prof. Dr. Sarı, “Tavşan Adası’na yakın bir bölgede, çalışmalarımız bitmek üzere, 3 metre derinliğe indiğimiz andan itibaren aşağıya gerçek indikçe yoğunluk artıyor, ışık azalıyor. Etrafta müsilaj bulutlar üzere devam ediyor. Art geriye labirentler oluşturulmuş tüllerden âdeta” bilgisini verdi. Çektiği fotoğraflar üzerinden, 15 metreden daha sonra müsilaj parçacıklarının yeterlice büyüdüğüne dikkat çeken Sarı, “30 metreye geldiğimizde zifiri karanlıkta kaldık. Olağanda ışık görmemiz lazım. 0’la 30 metre içinde bir müsilaj yoğunluğunu görmüş olduk. Yani müsilaj yalnızca yüzeyde gördüklerimiz değil. Çok farklı formları var, müsilaj yapan alt kümeleri epey fazlaca farklı” sözlerini kullandı.
‘Yüzey temizlendi’
Marmara’nın çeşitli bölgelerinden manzaralar paylaşan Prof. Dr. Sarı, yüzeyden temizlense de çeşitli metrelerde müsilaj varlığının devam ettiğini söylemiş oldu. Sarı, değerlendirmesini yaptı.
‘Koruma alanı ilan edilmeli’
İklim değişikliği ve sıcaklık artışını durdurma talihi olmadığını kaydeden Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi’nin süratli onarımının sağlanması, ekosistemin toparlanması zorunluluğuna işaret etti. Sarı, Marmara’nın hemen “koruma alanı” ilan edilmesi, endüstriyel atıkların ileri biyolojik arıtmaya tabi tutulması gerektiğini söz etti. İleri biyolojik arıtma tesislerinin üç yılda kurulabildiğini aktaran Sarı, “Marmara denizinin bu kadar vakti yok. Deniz ölüyor” tabirlerini kullandı.
TÜBİTAK Lideri Prof. Dr. Hasan Mandal’ın, “hangi bölgede” sorusu üzerine Prof. Dr. Sarı, “Tavşan Adası’na yakın bir bölgede, çalışmalarımız bitmek üzere, 3 metre derinliğe indiğimiz andan itibaren aşağıya gerçek indikçe yoğunluk artıyor, ışık azalıyor. Etrafta müsilaj bulutlar üzere devam ediyor. Art geriye labirentler oluşturulmuş tüllerden âdeta” bilgisini verdi. Çektiği fotoğraflar üzerinden, 15 metreden daha sonra müsilaj parçacıklarının yeterlice büyüdüğüne dikkat çeken Sarı, “30 metreye geldiğimizde zifiri karanlıkta kaldık. Olağanda ışık görmemiz lazım. 0’la 30 metre içinde bir müsilaj yoğunluğunu görmüş olduk. Yani müsilaj yalnızca yüzeyde gördüklerimiz değil. Çok farklı formları var, müsilaj yapan alt kümeleri epey fazlaca farklı” sözlerini kullandı.
‘Yüzey temizlendi’
Marmara’nın çeşitli bölgelerinden manzaralar paylaşan Prof. Dr. Sarı, yüzeyden temizlense de çeşitli metrelerde müsilaj varlığının devam ettiğini söylemiş oldu. Sarı, değerlendirmesini yaptı.
‘Koruma alanı ilan edilmeli’
İklim değişikliği ve sıcaklık artışını durdurma talihi olmadığını kaydeden Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi’nin süratli onarımının sağlanması, ekosistemin toparlanması zorunluluğuna işaret etti. Sarı, Marmara’nın hemen “koruma alanı” ilan edilmesi, endüstriyel atıkların ileri biyolojik arıtmaya tabi tutulması gerektiğini söz etti. İleri biyolojik arıtma tesislerinin üç yılda kurulabildiğini aktaran Sarı, “Marmara denizinin bu kadar vakti yok. Deniz ölüyor” tabirlerini kullandı.