A
admin
Guest
İhsan Dindar – milliyet.com.tr
Konya, Çatalhöyük üzere dünyada bilinen en eski yerleşimlerinden birine mesken sahipliği yapmakta. Onun kadar eski olmasa bile bugünden bakıldığında beş bin yıllık bir geçmişi olan Sille de güçlü tarihiyle bir çok argümanlı.
Selçuklu ilçesinde bulunan Sille’nin isminin, Yunan mitolojisindeki Silen’e dayandığı düşünülüyor. Lakin bir öbür teze nazaranyse Sille’nin isminin kökeni, Yunancada coşarak akan su manasındaki “silenos” sözüne dayanıyor.
1923 yılında Türkiye ile Yunanistan içinde gerçekleştirilen mübadeleyle bölgenin nüfus yapısı büsbütün değişir. 20. yüzyılın başında nüfusu 18 bine ulaşan Sille’de çoğunluğu oluşturan Rumlar, mübadeleyle bir arada Yunanistan’a göç ederken Kozana ve Florina’daki Türkler de buraya gelmiştir.
Birinci Dünya Savaşı’nın hemilk öncesinde bölgeye bir gezisi gerçekleştiren Macar araştırmacı Bela Horvath’ın yazdıklarına göre Sille’de o tarihte 60 civarında kilise bulunmaktaydı.
Alışılmış bu kiliselerin bir kısmı de bölgenin sahip olduğu yumuşak volkanik kayaların oyulmasıyla ibadete açılmıştır. Fakat birebir vakitte Sille’de günümüze kadar ulaşmayı başaran mimari açıdan dikkat cazip hoşluğa sahip kilise yapıları da bulunmaktadır.
Doğu Roma İmparatorluğu periyodunda başşehir Konstantinopolis’ten Hristiyan inancının kutsal kenti Kudüs’e giden yol üzerinde bulunması niçiniyle Sille, Orta Çağ boyunca değerli bir mola noktası olmuştur.
. Kudüs’e hakikat çıkılan hac seyahatinin bir durağı olmasından ötürü Sille, dini açıdan gelişme kaydeder ve Hristiyanlık inancı için değerli bir yer haline gelir. Roma İmparatorluğu’nun başşehrini Roma’dan isim babası olduğu Konstantinopolis’e taşıyan Konstantin’in annesi Elena, Kudüs’e gerçek çıktığı hac seyahatinde Sille’de mola vermesi bölgenin bahtını değiştiren hadiselerden biri olur.
Bölgeye gelen Helena, tarihteki birinci Hristiyanların kayaları oyarak yaptırdığı kiliselerden hayli etkilenir. İsmini yöreden alan ünlü Sille taşı kullanılarak inşa edilen ve İmparator Konstantin’in annesinin ismini taşıyan Aya Elena Kilisesi, ortadan geçen on altı yüzyılı aşkın mühlet boyunca bir epey sefer tamir görmüştür.
Bu onarım çalışmalarının en kıymetlisi 19. yüzyılda, Sultan Abdülmecit periyodunda gerçekleştirilmiştir. Kilisenin kubbesinde ve taşıyıcı kolonlarında Hz. İsa, Hz. Meryem ve 12 Havari’ye ilişkin ikonlar resmedilmiş.
Selçuklu ilçesine bağlı bir yerleşim olan Sille, uzun yıllar boyunca civardaki ağır nüfuslu bölgelerden gelen günübirlik ziyaretçileri ağırlayan bir yerdi. Bölgenin karakteristiği olan Sille taşından inşa edilmiş kamusal ve sivil yapıların bir kısmı vakit içerisinde yıkıntıya dönüşmüş ya da büsbütün yok olmuş. Konya vilayet merkezine pek yakın bir pozisyonda bulunan Sille’de, son senelerda ise kapsamlı onarım çalışmaları yürütülmekte.
Halıcılık, çömlekçilik, bağcılık ve taş personelliği tarihten günümüze kadar Sille sakinlerinin en kıymetli uğraşıları içinde yer almakta. Kentsel sit alanı ilân edilen Sille’deki mescitler, kiliseler ve sivil mimari örnekleri müdafaa altındadır. Birbiriyle uyumlu taş meskenlerin sıralandığı Sille’de Aya Elena Kilisesi’nin yanı sıra şeytan köprüsü ve tarihi sokakları kesinlikle keşfetmelisiniz. Günübirlik ziyaret edebileceğiniz üzere pansiyona dönüştürülmüş Sille taş konutlarında de konaklama imkânına sahipsiniz.
Konya, Çatalhöyük üzere dünyada bilinen en eski yerleşimlerinden birine mesken sahipliği yapmakta. Onun kadar eski olmasa bile bugünden bakıldığında beş bin yıllık bir geçmişi olan Sille de güçlü tarihiyle bir çok argümanlı.
Selçuklu ilçesinde bulunan Sille’nin isminin, Yunan mitolojisindeki Silen’e dayandığı düşünülüyor. Lakin bir öbür teze nazaranyse Sille’nin isminin kökeni, Yunancada coşarak akan su manasındaki “silenos” sözüne dayanıyor.
1923 yılında Türkiye ile Yunanistan içinde gerçekleştirilen mübadeleyle bölgenin nüfus yapısı büsbütün değişir. 20. yüzyılın başında nüfusu 18 bine ulaşan Sille’de çoğunluğu oluşturan Rumlar, mübadeleyle bir arada Yunanistan’a göç ederken Kozana ve Florina’daki Türkler de buraya gelmiştir.
Birinci Dünya Savaşı’nın hemilk öncesinde bölgeye bir gezisi gerçekleştiren Macar araştırmacı Bela Horvath’ın yazdıklarına göre Sille’de o tarihte 60 civarında kilise bulunmaktaydı.
Alışılmış bu kiliselerin bir kısmı de bölgenin sahip olduğu yumuşak volkanik kayaların oyulmasıyla ibadete açılmıştır. Fakat birebir vakitte Sille’de günümüze kadar ulaşmayı başaran mimari açıdan dikkat cazip hoşluğa sahip kilise yapıları da bulunmaktadır.
Doğu Roma İmparatorluğu periyodunda başşehir Konstantinopolis’ten Hristiyan inancının kutsal kenti Kudüs’e giden yol üzerinde bulunması niçiniyle Sille, Orta Çağ boyunca değerli bir mola noktası olmuştur.
. Kudüs’e hakikat çıkılan hac seyahatinin bir durağı olmasından ötürü Sille, dini açıdan gelişme kaydeder ve Hristiyanlık inancı için değerli bir yer haline gelir. Roma İmparatorluğu’nun başşehrini Roma’dan isim babası olduğu Konstantinopolis’e taşıyan Konstantin’in annesi Elena, Kudüs’e gerçek çıktığı hac seyahatinde Sille’de mola vermesi bölgenin bahtını değiştiren hadiselerden biri olur.
Bölgeye gelen Helena, tarihteki birinci Hristiyanların kayaları oyarak yaptırdığı kiliselerden hayli etkilenir. İsmini yöreden alan ünlü Sille taşı kullanılarak inşa edilen ve İmparator Konstantin’in annesinin ismini taşıyan Aya Elena Kilisesi, ortadan geçen on altı yüzyılı aşkın mühlet boyunca bir epey sefer tamir görmüştür.
Bu onarım çalışmalarının en kıymetlisi 19. yüzyılda, Sultan Abdülmecit periyodunda gerçekleştirilmiştir. Kilisenin kubbesinde ve taşıyıcı kolonlarında Hz. İsa, Hz. Meryem ve 12 Havari’ye ilişkin ikonlar resmedilmiş.
Selçuklu ilçesine bağlı bir yerleşim olan Sille, uzun yıllar boyunca civardaki ağır nüfuslu bölgelerden gelen günübirlik ziyaretçileri ağırlayan bir yerdi. Bölgenin karakteristiği olan Sille taşından inşa edilmiş kamusal ve sivil yapıların bir kısmı vakit içerisinde yıkıntıya dönüşmüş ya da büsbütün yok olmuş. Konya vilayet merkezine pek yakın bir pozisyonda bulunan Sille’de, son senelerda ise kapsamlı onarım çalışmaları yürütülmekte.
Halıcılık, çömlekçilik, bağcılık ve taş personelliği tarihten günümüze kadar Sille sakinlerinin en kıymetli uğraşıları içinde yer almakta. Kentsel sit alanı ilân edilen Sille’deki mescitler, kiliseler ve sivil mimari örnekleri müdafaa altındadır. Birbiriyle uyumlu taş meskenlerin sıralandığı Sille’de Aya Elena Kilisesi’nin yanı sıra şeytan köprüsü ve tarihi sokakları kesinlikle keşfetmelisiniz. Günübirlik ziyaret edebileceğiniz üzere pansiyona dönüştürülmüş Sille taş konutlarında de konaklama imkânına sahipsiniz.