A
admin
Guest
Cumhurbaşkanı sonucu ile “Milli Park” ilan edilen Hakkari ve Yüksekova içindeki Cilo Dağları’nın eteklerindeki Türkiye’nin en büyük vadi buzulunda global ısınma niçiniyle yaşanan değişim dikkati çekiyor.
Son senelerda yerli ve yabancı doğaseverlerin uğrak noktası haline gelen buzuldaki erime bölgeyi ziyaret eden bilim insanları tarafınca kayıt altına alınıyor.
Bu kapsamda kente gelen Türk Coğrafya Kurumu üyelerinden oluşan bir küme öğretmen, buzulların olduğu alanda incelemelerde bulundu, yaşanan değişimi gözlemledi.
Geçen ay da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Kısmı Öğretim Üyesi ve Türk Coğrafya Kurumu Lideri Doç. Dr. Ahmet Ertek başkanlığında kent merkezi ve Yüksekova ilçesinin farklı bölgelerinde 5 günlük arazi çalışması yürüten öğretmenler, elde ettikleri bulguları rapor haline getirerek üyesi oldukları kuruma sunacak.
“bu biçimde bir buzul Türkiye’nin hiç bir yerinde yok”
Türk Coğrafya Kurumu üyesi Engin Ulus, AA muhabirine, geçen ay da bölgeye geldiklerini ve buzulların o günden bu yana daha fazlaca eridiğini söylemiş oldu.Buzullardaki çatlakların genişlediğini ve şelalenin tabanındaki büyük buz kütlesinin büsbütün eridiğini gözlemlediklerini belirten Ulus, şunları kaydetti:
“Bu bizim için üzücü bir durum. Bu coğrafya muazzam. Dünyanın birfazlaca bölgesinde bu biçimde bir dağ sırası yok. Arıcılık hayvancılık bir kenara, ekoturizm buranın iktisadına büyük bir ivme kazandırabilir.
Bunu kıymetlendirmek lazım. bu biçimde bir buzul Türkiye’nin hiç bir bölgesinde yok. Türkiye’nin en büyük vadi buzulu. Beşerler buzulları görmek için Antarktika’ya, İzlanda’ya, Patagonya’ya gidiyor. Ülkemizde uçakla iki saatte gelip buzulları görmek mümkün.”
“Buzullarda gözle görülebilen hayli süratli bir erime var”
Öğretmenlerden Gazi Kotan ise bölgeye tekrar gelerek incelemelerde bulunduklarını tabir ederek, “Çok büyük çatlaklar oluşmuş. Buzullarda gözle görülebilen epeyce süratli bir erime var. İklim değişikliğinin tesirlerini burada bariz biçimde gorebiliyoruz.
İklim değişikliğinin biroldukça şeye tesiri var. Kuraklık, yağış rejimlerinin değişmesi, çok yağışlar. Kastamonu’da gördüğümüz üzere ya da orman yangınlarının artması. Bunların ekolojiye de tesiri oluyor.
Buzullar da bunun somut müşahedesini yapabiliyoruz. Burası değerli bir alan. Görülmesi gereken yerler.” diye konuştu.Büşra Körpe de buzulu birinci sefer gördüğünü lisana getirerek, “Umarım gelecek jenerasyonlar de burayı gorebilir. Fakat buzulların önümüzdeki 20, tahminen de 50 yıllık süreçte büsbütün yok olma tehlikesiyle bile karşı karşıya kaldığını söyleyebiliriz.” dedi.
Kümeye rehberlik eden doğasever Emin Noyan da yerli ve yabancı turistlerin bölgeye ilgi gösterdiğini söyleyerek, buzulların erimesinden keder duyduklarını, her insanın etrafa hassas davranması gerektiğini tabir etti.
Son senelerda yerli ve yabancı doğaseverlerin uğrak noktası haline gelen buzuldaki erime bölgeyi ziyaret eden bilim insanları tarafınca kayıt altına alınıyor.
Bu kapsamda kente gelen Türk Coğrafya Kurumu üyelerinden oluşan bir küme öğretmen, buzulların olduğu alanda incelemelerde bulundu, yaşanan değişimi gözlemledi.
Geçen ay da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Kısmı Öğretim Üyesi ve Türk Coğrafya Kurumu Lideri Doç. Dr. Ahmet Ertek başkanlığında kent merkezi ve Yüksekova ilçesinin farklı bölgelerinde 5 günlük arazi çalışması yürüten öğretmenler, elde ettikleri bulguları rapor haline getirerek üyesi oldukları kuruma sunacak.
“bu biçimde bir buzul Türkiye’nin hiç bir yerinde yok”
Türk Coğrafya Kurumu üyesi Engin Ulus, AA muhabirine, geçen ay da bölgeye geldiklerini ve buzulların o günden bu yana daha fazlaca eridiğini söylemiş oldu.Buzullardaki çatlakların genişlediğini ve şelalenin tabanındaki büyük buz kütlesinin büsbütün eridiğini gözlemlediklerini belirten Ulus, şunları kaydetti:
“Bu bizim için üzücü bir durum. Bu coğrafya muazzam. Dünyanın birfazlaca bölgesinde bu biçimde bir dağ sırası yok. Arıcılık hayvancılık bir kenara, ekoturizm buranın iktisadına büyük bir ivme kazandırabilir.
Bunu kıymetlendirmek lazım. bu biçimde bir buzul Türkiye’nin hiç bir bölgesinde yok. Türkiye’nin en büyük vadi buzulu. Beşerler buzulları görmek için Antarktika’ya, İzlanda’ya, Patagonya’ya gidiyor. Ülkemizde uçakla iki saatte gelip buzulları görmek mümkün.”
“Buzullarda gözle görülebilen hayli süratli bir erime var”
Öğretmenlerden Gazi Kotan ise bölgeye tekrar gelerek incelemelerde bulunduklarını tabir ederek, “Çok büyük çatlaklar oluşmuş. Buzullarda gözle görülebilen epeyce süratli bir erime var. İklim değişikliğinin tesirlerini burada bariz biçimde gorebiliyoruz.
İklim değişikliğinin biroldukça şeye tesiri var. Kuraklık, yağış rejimlerinin değişmesi, çok yağışlar. Kastamonu’da gördüğümüz üzere ya da orman yangınlarının artması. Bunların ekolojiye de tesiri oluyor.
Buzullar da bunun somut müşahedesini yapabiliyoruz. Burası değerli bir alan. Görülmesi gereken yerler.” diye konuştu.Büşra Körpe de buzulu birinci sefer gördüğünü lisana getirerek, “Umarım gelecek jenerasyonlar de burayı gorebilir. Fakat buzulların önümüzdeki 20, tahminen de 50 yıllık süreçte büsbütün yok olma tehlikesiyle bile karşı karşıya kaldığını söyleyebiliriz.” dedi.
Kümeye rehberlik eden doğasever Emin Noyan da yerli ve yabancı turistlerin bölgeye ilgi gösterdiğini söyleyerek, buzulların erimesinden keder duyduklarını, her insanın etrafa hassas davranması gerektiğini tabir etti.