Sağlıklı beslenmenin en değerli ögelerinden bir tanesi de “renkli beslenmek” . Besin kümelerinde her bir rengin kendine göre bir yararı ,bir sembolü vardır. Ne kadar renkli beslenirsek bedenimize o kadar fazla vitamin ,mineral, antioksidan üzere pek faydalı hususlar almış oluyoruz.
Her öğünde renkli beslenmek mümkün. Örneğin sabah kahvaltısında klasik bir kahvaltı yaptığımızı düşünelim.
-Yumurta (sarı-beyaz)
-Peynir (beyaz)
-Zeytin (siyah-yeşil)
-Domates (kırmızı), Biber (Yeşil), Marul, Tere, Roka (Koyu Yeşil), Havuç dilimleri (Turuncu)
Bakın farkında olmadan 6 renk almış olduk bedenimize .Sadece renk almadık natürel bu renklerle demir aldık, beta karoten aldık, likopen aldık, omega-3 aldık, protein aldık, folik asit aldık, çinko aldık…ve daha fazlası…Tabağımıza eklediğimiz her bir renk bize farklı yarar sağlıyor. . halbuki yalnızca 1 adet simit yahut poğaça ile yaptığınız ayak üstü kahvaltıları düşünün . Ne kadar renksiz ve ne kadar besin pahası düşük bir beslenme alternatifi olduğunu artık daha düzgün anlıyorsunuz değil mi ?
Her öğünde renkli beslenmek mümkün bilhassa salataları renklendirmek fazlaca daha kolay bilhassa bu mevsimde ne salatası yapıyorsanız yapın içerisine nar eklemeyi unutmayın. Hem biraz kırmızı-pembelik tıpkı vakitte bol antioksidan eklemiş olacaksınız.
Örneğin orta öğünümüzde 1 orta uzunluk meyve yiyeceğiz diyelim. Mandalina olsun ( turuncu) yanında 1 avuç kadar çiğ kuruyemiş ekleyebiliriz. Badem olabilir, geçen hafta faydalarını saydığımız selenyum deposu kaju olabilir. Bir de süt kümesinden süt, yoğurt, kefir den bir tanesi ekleyelim. Beyazdan kalsiyum, protein; turuncudan beta karoten ve yağlı tohumlardan da omega 3 alarak 3 farklı renkte en az 3 farklı besin kümesinden yararlanmış olduk.
Bu niçinle ister orta öğün yapın ister ana öğün. Kesinlikle en az 2 farklı renk ile beslenmeye itina gösterin.
Şayet şu ana kadar yemek yerken besinlerin renklerine dikkat etmediyseni kesinlikle dikkat edin bu biçimdece sıhhatinize artılarını( var ise hastalıklarınıza yararını ) epey daha süratli görmüş olacaksınız.
Rengarenk sağlıklı günler diliyorum.
Her öğünde renkli beslenmek mümkün. Örneğin sabah kahvaltısında klasik bir kahvaltı yaptığımızı düşünelim.
-Yumurta (sarı-beyaz)
-Peynir (beyaz)
-Zeytin (siyah-yeşil)
-Domates (kırmızı), Biber (Yeşil), Marul, Tere, Roka (Koyu Yeşil), Havuç dilimleri (Turuncu)
Bakın farkında olmadan 6 renk almış olduk bedenimize .Sadece renk almadık natürel bu renklerle demir aldık, beta karoten aldık, likopen aldık, omega-3 aldık, protein aldık, folik asit aldık, çinko aldık…ve daha fazlası…Tabağımıza eklediğimiz her bir renk bize farklı yarar sağlıyor. . halbuki yalnızca 1 adet simit yahut poğaça ile yaptığınız ayak üstü kahvaltıları düşünün . Ne kadar renksiz ve ne kadar besin pahası düşük bir beslenme alternatifi olduğunu artık daha düzgün anlıyorsunuz değil mi ?
Her öğünde renkli beslenmek mümkün bilhassa salataları renklendirmek fazlaca daha kolay bilhassa bu mevsimde ne salatası yapıyorsanız yapın içerisine nar eklemeyi unutmayın. Hem biraz kırmızı-pembelik tıpkı vakitte bol antioksidan eklemiş olacaksınız.
Örneğin orta öğünümüzde 1 orta uzunluk meyve yiyeceğiz diyelim. Mandalina olsun ( turuncu) yanında 1 avuç kadar çiğ kuruyemiş ekleyebiliriz. Badem olabilir, geçen hafta faydalarını saydığımız selenyum deposu kaju olabilir. Bir de süt kümesinden süt, yoğurt, kefir den bir tanesi ekleyelim. Beyazdan kalsiyum, protein; turuncudan beta karoten ve yağlı tohumlardan da omega 3 alarak 3 farklı renkte en az 3 farklı besin kümesinden yararlanmış olduk.
Bu niçinle ister orta öğün yapın ister ana öğün. Kesinlikle en az 2 farklı renk ile beslenmeye itina gösterin.
Şayet şu ana kadar yemek yerken besinlerin renklerine dikkat etmediyseni kesinlikle dikkat edin bu biçimdece sıhhatinize artılarını( var ise hastalıklarınıza yararını ) epey daha süratli görmüş olacaksınız.
Rengarenk sağlıklı günler diliyorum.