Sarr
Active member
Kaçırdığı penaltı atışından dolayı üzgün olduğunu söyleyen Yılmaz, “Maça âlâ başlayamadık Portekiz maça daha güzel başladı. Kendimize daha sonradan güvenmeye başladık. daha sonrasında konum da geldi, gol de geldi. Penaltıyı da atsam 2-2 olacaktı ve Portekiz için zorlaşabilirdi. Atamadım, nasıl atamadım? Ben de şok içerisindeyim. Futbolun bizim için makus Portekiz için ise hoş yanlarında biri. Ülkemizi ve insanlarımızı üzdük. Başta ben üzdüm, kusura bakmasınlar. Maçtan daha sonra da epeyce üzgündüm. Hala üzgünüm. Bu benim son Dünya Kupasıydı, sona erdi. Penaltı olunca kesin gol dedim. 2-2 dedim ve daha sonrasını düşünmeye başladım. Kaçırınca da epey büyük hayal kırıklığı oldu. Özür dilerim. Diğer söyleyecek bir şey yok. Ömrüm boyunca her gece uyumadan bu penaltıyı atacağım herbiçimde ” diye konuştu.
“MAÇI SAVUNMA BİÇİMİNE DEĞİL PENATLYA BAĞLAMALIYIZ, FARKLI BİR SENARYO OLACAKTI”
Maça savunma üçlüsüyle başlamalarının da pahalandıran golcü oyuncu, “3’lü ve 4’lü olarak bakmamak lazım, bugün penaltı gol olsaydı skoru 2-2 yaparak önümüze bakacaktık. Bocalama olsa da 3’lü oyunu da yerine getirdiğimizi düşünüyorum. Bocalama her vakit olacaktır sonuçta Portekiz ile oynuyoruz. 3’lü ya da 4’lü diye bakmamız lazım. Bu maç penaltıya bağlamak lazım. 2-2 olsa hayli farklı bir senaryo olacaktı” dedi.
“BUGÜN BENİM SON MAÇIMDI”
Ulusal grup mesleğini sonlandırdığını söyleyen Yılmaz, “Arkadaşlarım ve hocam bana epeyce takviye oldu. His patlaması yaşadım. Muhakkak o denli bir şey yok ancak gönlümü almak için bizi buraya sen getirdin dediler. Gurur duymalısın, sen bu ekibin kaptanısın ve ezilmedik dediler. Benim yanımda oldular. Kimi arkadaşlarım da burada. Onların üzerinde yeterli bir tesir yarattığımı düşünüyorum. Futbolda ağabeylik telaffuzuna inanmıyorum lakin onlara kaptanlık ve ağabeylik yapmadım. Onların kolay bir grup arkadaşıydım. Bana hiç saygısızlık yapmadılar epey teşekkür ediyorum. Kalplerini kırdıysam haklarını helal etsinler. Daha fazla uzatmadan söyleyeyim bugün benim son maçımdı. Ulusal ekip mesleğime son noktayı koyuyorum. Bir bayrak değişimi gerekiyor. Enes, Umut, Serdar Dursun, dışarda olan Halil, Cenk, Kenan Karaman var. Nasıl bizler bunu devraldıysak onlara bu bayrağı, formayı bırakıp onlara dışardan dayanak vermek istiyorum. Hüzünlü bir maçtan daha sonra bırakmak istemezdim. bu biçimdesinin hakikat olduğunu düşünüyorum. Bu formayı gururla namusla taşıdığımı düşünüyorum. Çalıştığım tüm hocalarıma teşekkür ederim” sözlerini kullandı.
“KESİN KARARIM VE DUYGUSAL BİR KARAR DEĞİL”
Ulusal grubu bırakma sonucunı duygusal bir biçimde almadığını söyleyen Yılmaz, “Duygusal karar değil. Yarın 3 forvetimiz sakatlanır, 2 tanesi korona olur, bana hayli gereksinim olursa, ekstrem durumlar olur, bu biçimde istenirse yardımcı olurum. Kesin sonucum ve duygusal olarak bunu vermiyorum. Mantıkla veriyorum. Bir bayrak değişimi olmalı. Genç arkadaşlarımız da formda. Yeni kuşak, yeni yapılanma. Bunun hakikat olduğunu düşünüyorum. Ne bir sitem, ne penaltıyla ilgili değil. Duygusal değil, mantıkla verilmiş bir karar. Kardeşlerimizin gerekeni yapacağını düşünüyorum” dedi.
Öte yandan yaptığı açıklama daha sonrası hem Türk, tıpkı vakitte Portekizli gazeteciler tarafınca alkışlanan Burak Yılmaz, basın toplantısının yapıldığı salondan çıkarken gözyaşlarını tutamadı.
AĞLADI!Burak Yılmaz, Portekiz maçının akabinde Ulusal Kadro’yu bıraktı!Haberi Görüntüle
“MAÇI SAVUNMA BİÇİMİNE DEĞİL PENATLYA BAĞLAMALIYIZ, FARKLI BİR SENARYO OLACAKTI”
Maça savunma üçlüsüyle başlamalarının da pahalandıran golcü oyuncu, “3’lü ve 4’lü olarak bakmamak lazım, bugün penaltı gol olsaydı skoru 2-2 yaparak önümüze bakacaktık. Bocalama olsa da 3’lü oyunu da yerine getirdiğimizi düşünüyorum. Bocalama her vakit olacaktır sonuçta Portekiz ile oynuyoruz. 3’lü ya da 4’lü diye bakmamız lazım. Bu maç penaltıya bağlamak lazım. 2-2 olsa hayli farklı bir senaryo olacaktı” dedi.
“BUGÜN BENİM SON MAÇIMDI”
Ulusal grup mesleğini sonlandırdığını söyleyen Yılmaz, “Arkadaşlarım ve hocam bana epeyce takviye oldu. His patlaması yaşadım. Muhakkak o denli bir şey yok ancak gönlümü almak için bizi buraya sen getirdin dediler. Gurur duymalısın, sen bu ekibin kaptanısın ve ezilmedik dediler. Benim yanımda oldular. Kimi arkadaşlarım da burada. Onların üzerinde yeterli bir tesir yarattığımı düşünüyorum. Futbolda ağabeylik telaffuzuna inanmıyorum lakin onlara kaptanlık ve ağabeylik yapmadım. Onların kolay bir grup arkadaşıydım. Bana hiç saygısızlık yapmadılar epey teşekkür ediyorum. Kalplerini kırdıysam haklarını helal etsinler. Daha fazla uzatmadan söyleyeyim bugün benim son maçımdı. Ulusal ekip mesleğime son noktayı koyuyorum. Bir bayrak değişimi gerekiyor. Enes, Umut, Serdar Dursun, dışarda olan Halil, Cenk, Kenan Karaman var. Nasıl bizler bunu devraldıysak onlara bu bayrağı, formayı bırakıp onlara dışardan dayanak vermek istiyorum. Hüzünlü bir maçtan daha sonra bırakmak istemezdim. bu biçimdesinin hakikat olduğunu düşünüyorum. Bu formayı gururla namusla taşıdığımı düşünüyorum. Çalıştığım tüm hocalarıma teşekkür ederim” sözlerini kullandı.
“KESİN KARARIM VE DUYGUSAL BİR KARAR DEĞİL”
Ulusal grubu bırakma sonucunı duygusal bir biçimde almadığını söyleyen Yılmaz, “Duygusal karar değil. Yarın 3 forvetimiz sakatlanır, 2 tanesi korona olur, bana hayli gereksinim olursa, ekstrem durumlar olur, bu biçimde istenirse yardımcı olurum. Kesin sonucum ve duygusal olarak bunu vermiyorum. Mantıkla veriyorum. Bir bayrak değişimi olmalı. Genç arkadaşlarımız da formda. Yeni kuşak, yeni yapılanma. Bunun hakikat olduğunu düşünüyorum. Ne bir sitem, ne penaltıyla ilgili değil. Duygusal değil, mantıkla verilmiş bir karar. Kardeşlerimizin gerekeni yapacağını düşünüyorum” dedi.
Öte yandan yaptığı açıklama daha sonrası hem Türk, tıpkı vakitte Portekizli gazeteciler tarafınca alkışlanan Burak Yılmaz, basın toplantısının yapıldığı salondan çıkarken gözyaşlarını tutamadı.
AĞLADI!Burak Yılmaz, Portekiz maçının akabinde Ulusal Kadro’yu bıraktı!Haberi Görüntüle