Vitra
New member
‘Almanya’nın 60 yılda aldığı göçmeni 10 yılda aldık’ İktidarın göçmenler konusunda uyguladığı siyasetlerin faturası hem siyasi hem toplumsal birebir vakitte ekonomik manada topluma çıkarken, Türkiye kapıda yeni bir göçmen dalgası ile karşı karşıya.
Yaklaşık 3.6 milyon Suriyeli sığınmacıya konut sahipliği yapan ve son 10 yılda büyük bir göçmen dalgası ile karşı karşıya kalan Türkiye, ABD’nin Afganistan’dan çekilmesi ile bir arada yeni bir göç dalgasının eşiğinde. Temmuz 2021 prestijiyle yakalanan 72 bin göçmenin 30 binini Afganlar oluştururken, ekonomik krizin pençesindeki Türkiye’nin, bu sorunu kendi kaynakları ile çözemeyeceğine dikkat çekiliyor.
Milletlerarası bir sorun olan göçmenlerle tek başına gayret etmek zorunda kalan ve 40 milyar doların üzerinde harcama yapan Türkiye’nin, Afganistan’da ortaya çıkacak büyük bir göçü kaldırmaya kaynaklarının yetmeyeceği vurgulanıyor.
Sözcü’den Sayıme Başçı’nın haberine bakılırsa; Milletlerarası Göç Siyasetleri Geliştirme Merkezi Bölge Koordinatörü Tamer Kılıç, Türkiye’de yaklaşık 5 milyona ulaşan yabancı nüfusunun olduğuna işaret ederek, “Türkiye’nin ekonomik olarak, siyasi olarak yahut toplumsal olarak zorluklar yaratan bu durumu sürdürülebilir bir biçimde yönetebilmesi için daima işbirliğine gereksinimi olacak. 4 milyon kişinin Türkiye’de entegre edilebilmesi de gerçekçi değil. Bu Türkiye’nin yalnızca kendi kaynakları ile Türkiye ortasında çözebileceği bir sıkıntı değil” dedi.
Milletlerarası işbirliği koşul
ABD’nin Afganistan’dan büsbütün çekilmesi ile birlikte, hem Türkiye tıpkı vakitte komşu öbür ülkelere yönelik Afgan göçmen sayısında bir artış yaşanabileceğine dikkat çeken Kılıç, birinci etapta Afganistan ortasında oluşturulacak inançlı bölgeler ile bu hareketlenmenin bir ölçü önüne geçilebileceğini lisana getirdi. Kılıç, “Almanya’nın 60 yılda Türkiye’den aldığı göçmen sayısı kadar Suriyeliyi Türkiye 10 yılda almak zorunda kaldı. Bu fiili durum memleketler arası işbirliğini gerektiriyor. Türkiye’nin AB tarafınca ve başka partner ülkeler tarafınca desteklenmesi gerekiyor” dedi.
Sorun kayıt dışı çalışma
Çok taraflı siyasetler ile epeyce istikametli işbirliklerinin ön planda olmasının değer taşıdığını kaydeden Kılıç 4 milyon kişinin Türkiye’ye entegre edilmesinin mümkün olmadığı üzere bir anda ülkelerine gönderilmesinin de mümkün olmadığını belirtti. Kılıç, ekonomik manada en büyük sorunun göçmenlerin kayıt dışı çalışması olduğunu aktardı.
Türkiye’de kalmanın karşılığı 4.7 milyar Euro
Beklenen milletlerarası yardımlar Türkiye’nin göçmenler konusunda yaptığı harcamaların çok gerisinde. Birleşmiş Milletler Mülteci Örgütü Türkiye Ofisi bilgilerine göre, UNHCR Türkiye operasyonları için Haziran 2021 prestijiyle 349 milyon 700 bin dolar talep edilirken bunun sadece 81.9 milyon dolara denk gelen yüzde 23’lük kısmı karşılandı. Öbür taraftan Suriyeli sığınmacıların Türkiye’de kalması karşılığında proje bazlı olarak 6 milyar Euro kaynak taahhüt eden AB’den şu ana kadar Türkiye’ye aktarılan ölçünün 4.1 milyar Euro’da kaldığı varsayım ediliyor.
Yaklaşık 3.6 milyon Suriyeli sığınmacıya konut sahipliği yapan ve son 10 yılda büyük bir göçmen dalgası ile karşı karşıya kalan Türkiye, ABD’nin Afganistan’dan çekilmesi ile bir arada yeni bir göç dalgasının eşiğinde. Temmuz 2021 prestijiyle yakalanan 72 bin göçmenin 30 binini Afganlar oluştururken, ekonomik krizin pençesindeki Türkiye’nin, bu sorunu kendi kaynakları ile çözemeyeceğine dikkat çekiliyor.
Milletlerarası bir sorun olan göçmenlerle tek başına gayret etmek zorunda kalan ve 40 milyar doların üzerinde harcama yapan Türkiye’nin, Afganistan’da ortaya çıkacak büyük bir göçü kaldırmaya kaynaklarının yetmeyeceği vurgulanıyor.
Sözcü’den Sayıme Başçı’nın haberine bakılırsa; Milletlerarası Göç Siyasetleri Geliştirme Merkezi Bölge Koordinatörü Tamer Kılıç, Türkiye’de yaklaşık 5 milyona ulaşan yabancı nüfusunun olduğuna işaret ederek, “Türkiye’nin ekonomik olarak, siyasi olarak yahut toplumsal olarak zorluklar yaratan bu durumu sürdürülebilir bir biçimde yönetebilmesi için daima işbirliğine gereksinimi olacak. 4 milyon kişinin Türkiye’de entegre edilebilmesi de gerçekçi değil. Bu Türkiye’nin yalnızca kendi kaynakları ile Türkiye ortasında çözebileceği bir sıkıntı değil” dedi.
Milletlerarası işbirliği koşul
ABD’nin Afganistan’dan büsbütün çekilmesi ile birlikte, hem Türkiye tıpkı vakitte komşu öbür ülkelere yönelik Afgan göçmen sayısında bir artış yaşanabileceğine dikkat çeken Kılıç, birinci etapta Afganistan ortasında oluşturulacak inançlı bölgeler ile bu hareketlenmenin bir ölçü önüne geçilebileceğini lisana getirdi. Kılıç, “Almanya’nın 60 yılda Türkiye’den aldığı göçmen sayısı kadar Suriyeliyi Türkiye 10 yılda almak zorunda kaldı. Bu fiili durum memleketler arası işbirliğini gerektiriyor. Türkiye’nin AB tarafınca ve başka partner ülkeler tarafınca desteklenmesi gerekiyor” dedi.
Sorun kayıt dışı çalışma
Çok taraflı siyasetler ile epeyce istikametli işbirliklerinin ön planda olmasının değer taşıdığını kaydeden Kılıç 4 milyon kişinin Türkiye’ye entegre edilmesinin mümkün olmadığı üzere bir anda ülkelerine gönderilmesinin de mümkün olmadığını belirtti. Kılıç, ekonomik manada en büyük sorunun göçmenlerin kayıt dışı çalışması olduğunu aktardı.
Türkiye’de kalmanın karşılığı 4.7 milyar Euro
Beklenen milletlerarası yardımlar Türkiye’nin göçmenler konusunda yaptığı harcamaların çok gerisinde. Birleşmiş Milletler Mülteci Örgütü Türkiye Ofisi bilgilerine göre, UNHCR Türkiye operasyonları için Haziran 2021 prestijiyle 349 milyon 700 bin dolar talep edilirken bunun sadece 81.9 milyon dolara denk gelen yüzde 23’lük kısmı karşılandı. Öbür taraftan Suriyeli sığınmacıların Türkiye’de kalması karşılığında proje bazlı olarak 6 milyar Euro kaynak taahhüt eden AB’den şu ana kadar Türkiye’ye aktarılan ölçünün 4.1 milyar Euro’da kaldığı varsayım ediliyor.