Vitra
New member
Hakan Çelenk: Vahdettin’i anıyorsun ancak İngiliz zırhlısının fotoğrafını gerine asabiliyor musun? Samsun’un İlkadım ilçesi Kale Mahallesi’ndeki Atatürk Anıtı, 2 kişinin saldırısına uğradı. Onur anıtı olarak bilinen ve ulusal merasimlerin düzenlendiği Atatürk Anıtı’nın bulunduğu park alanına araçla giren saldırganlar, halat bağlayarak anıtı yıkmaya çalıştı.
Kentin sembolü haline gelen Atatürk anıtı, Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippel tarafınca yapılarak 29 Ekim 1931 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 yılında Ulusal Çabayı başlatmak için kente ayak bastığı noktaya konulmuştu.
Kısa mühlet ortasında yakalanan ve gözaltına alınan saldırganlar B.F. ve kuzeni C.F., emniyetteki sorgularının akabinde tutuklandı.
Tüm Türkiye’yi ayağa kaldıran bu olay ve nöbet tutan beşerler, birtakım kısımlar tarafınca küstah yorumlarla eleştirildi. AKP Merkez Karar ve İdare Konseyi (MKYK) üyesi Mücahit Birinci de bu tenkitlerin sahiplerinden biri. Anıt etrafındaki insanların görüntülerini paylaşan Birinci, “Allah akıl fikir versin. Tavaf Kabe’de yapılır. Heykel tavaf edilmez. Bu nedir yahu? bu biçimde sevgi ve hürmet tabiri mi olur?” sözlerini kullandı.
Halk TV ekranlarında yayınlanan Seda Selek ile Perdenin Önü Ardı programında tarihçi muharrir Pelin Batu, gazeteci Hilmi Hacaloğlu, halktv.com.tr genel Yayın Direktörü Hakan Çelenk ve gazeteci İsmail Saymaz mevzuyu masaya yatırdı.
Provokasyonun asıl amacının ne olduğu üzere değerli bilgilerin konuşulduğu programda Hakan Çelenk son periyotlarda gerçekleşen Vahdettin anmalarına dikkat çekti.
Türkiye Cumhuriyeti’ni Osmanlı Devleti’yle kıyaslıyorlar güya Osmanlı’yı Kanuni’den devraldık, devraldığınız kişi Vahdettin diyen Çelenk kelamlarına şöyleki devam etti;
“Çökmüş bir imparatorluk devraldınız. Artık Vahdettin anmaları yapıyorlar. Son periyotta, Atatürk’e cepheden akınlar işlemeyince dolaylı yoldan Cumhuriyet’in köküyle ilgili birtakım tartışmalar yaratmaya giriyorlar. Kuvayi Ulusala ile ilgili ferman veren Sabri Efendi anılır oldu artık. Ya da İskilipli Âtıf Haini anılır oldu. Ne yapılır oldu. 17 Kasımda Vahdettin için basına anma görüntüsü attılar.
Ya kardeşim 1919’da ve 1922 iki tane gemi kalktı İstanbul’dan. Birisi doğuya gerçek gitti birisi batıya hakikat gitti. Doğuya gerçek giden geminin ismi Bandırma Vapuru. Samsun’a gitti. Batıya gerçek giden geminin ismi HMS Malaya. HMS Malaya’nın içerisinde Vahdettin vardı, Bandırma Vapuru’nun ortasında Mustafa Kemal vardı. 17 Kasım’da ayrılış yıl dönümünde Vahdettin’i anıyorsun. Adamın gittiği yer işgal kuvvetlerinin içi. Kendisini kurtarmak için… Ya sen son Osmanlı Padişahısın.
Ben Mustafa Kemal’i ananlardanım. Aşağıda odamda Bandırma Vapuru’nu göğsümü gere gere asarım, insanlara gösteririm, gerimde görünsün. Ya sen HMS Malaya’nın fotoğrafını gerine asabiliyor musun? Vahdettin’i anıyorsun, HMS Malaya nerede? Bu nasıl bir çelişki içerisinde yaşıyorsunuz siz!”
Kentin sembolü haline gelen Atatürk anıtı, Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippel tarafınca yapılarak 29 Ekim 1931 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 yılında Ulusal Çabayı başlatmak için kente ayak bastığı noktaya konulmuştu.
Kısa mühlet ortasında yakalanan ve gözaltına alınan saldırganlar B.F. ve kuzeni C.F., emniyetteki sorgularının akabinde tutuklandı.
Tüm Türkiye’yi ayağa kaldıran bu olay ve nöbet tutan beşerler, birtakım kısımlar tarafınca küstah yorumlarla eleştirildi. AKP Merkez Karar ve İdare Konseyi (MKYK) üyesi Mücahit Birinci de bu tenkitlerin sahiplerinden biri. Anıt etrafındaki insanların görüntülerini paylaşan Birinci, “Allah akıl fikir versin. Tavaf Kabe’de yapılır. Heykel tavaf edilmez. Bu nedir yahu? bu biçimde sevgi ve hürmet tabiri mi olur?” sözlerini kullandı.
Halk TV ekranlarında yayınlanan Seda Selek ile Perdenin Önü Ardı programında tarihçi muharrir Pelin Batu, gazeteci Hilmi Hacaloğlu, halktv.com.tr genel Yayın Direktörü Hakan Çelenk ve gazeteci İsmail Saymaz mevzuyu masaya yatırdı.
Provokasyonun asıl amacının ne olduğu üzere değerli bilgilerin konuşulduğu programda Hakan Çelenk son periyotlarda gerçekleşen Vahdettin anmalarına dikkat çekti.
Türkiye Cumhuriyeti’ni Osmanlı Devleti’yle kıyaslıyorlar güya Osmanlı’yı Kanuni’den devraldık, devraldığınız kişi Vahdettin diyen Çelenk kelamlarına şöyleki devam etti;
“Çökmüş bir imparatorluk devraldınız. Artık Vahdettin anmaları yapıyorlar. Son periyotta, Atatürk’e cepheden akınlar işlemeyince dolaylı yoldan Cumhuriyet’in köküyle ilgili birtakım tartışmalar yaratmaya giriyorlar. Kuvayi Ulusala ile ilgili ferman veren Sabri Efendi anılır oldu artık. Ya da İskilipli Âtıf Haini anılır oldu. Ne yapılır oldu. 17 Kasımda Vahdettin için basına anma görüntüsü attılar.
Ya kardeşim 1919’da ve 1922 iki tane gemi kalktı İstanbul’dan. Birisi doğuya gerçek gitti birisi batıya hakikat gitti. Doğuya gerçek giden geminin ismi Bandırma Vapuru. Samsun’a gitti. Batıya gerçek giden geminin ismi HMS Malaya. HMS Malaya’nın içerisinde Vahdettin vardı, Bandırma Vapuru’nun ortasında Mustafa Kemal vardı. 17 Kasım’da ayrılış yıl dönümünde Vahdettin’i anıyorsun. Adamın gittiği yer işgal kuvvetlerinin içi. Kendisini kurtarmak için… Ya sen son Osmanlı Padişahısın.
Ben Mustafa Kemal’i ananlardanım. Aşağıda odamda Bandırma Vapuru’nu göğsümü gere gere asarım, insanlara gösteririm, gerimde görünsün. Ya sen HMS Malaya’nın fotoğrafını gerine asabiliyor musun? Vahdettin’i anıyorsun, HMS Malaya nerede? Bu nasıl bir çelişki içerisinde yaşıyorsunuz siz!”