Sarr
Active member
İzmir’de küçük yaşlarda tanıştığı yüzme sporunda kazandığı 38 madalyanın yanı sıra bu alandaki başarısı yardımıyla spor lisesine kaydı yapılan otizmli 15 yaşındaki Artun Özdemir, ulusal kadro forması giyebilmek için idmanlarını aksatmıyor.
çabucak hemen 2,5 yaşındayken otizm tanısı konulan Artun Özdemir’in ailesi, başta büyük keder yaşasa da çocuklarının toplumsal hayattan kopmaması ismine yeteneğini de keşfederek onu yüzmeye yönlendirdi.
9 yaşından beri daima kulaç atan ve katıldığı yarışlarda 38 madalya kazanan Dokuz Eylül Üniversitesi Spor Kulübü lisanslı atleti Artun’u, antrenörü Deniz Bora Alkan ve babası Feridun Özdemir çalıştırıyor.
Çalışmalarını olimpik havuzun yanı sıra meskenlerinin bahçesindeki yarı olimpik havuzda sürdüren ve günde yaklaşık 8 kilometrelik uzaklık kateden Özdemir, suyun ortasında değişik bir hale bürünüyor.
Bu yıl gerçekleşen spor lisesi imtihanlarında başarılı olamayan fakat yüzmedeki başarısı, istikrarlı ve azimli çalışması dikkate alınarak Buca Atatürk Spor Lisesi’ne kabul edilen Artun, Türkiye Özel Atletler Spor Federasyonu Yüzme Ulusal Ekibi formasını giyip paralimpik oyunlarında ülkesini temsil etmek istiyor.
Bu doğrultuda çalışan ve konuşma kuvvetliğü çeken Özdemir, paralimpik oyunlarına katılmak istediğini belirtiyor.
Oğluyla yakından ilgilenen anne Işın Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Artun’a otizm teşhisinin 2,5 yaşındayken konulduğunu ve bunu öğrendiğinde yaklaşık 1 hafta kendine gelemediğini söylemiş oldu.
daha sonrasında kendilerini toparlayıp bundan kaçışın olmadığını ve evlatları için ne gerekiyorsa yapmaları gerektiğine karar verdiklerini anlatan Özdemir, “Otizmin bir farklılık olduğunu kavradıktan daha sonra eşimle Artun’un farklılıkları ile bir arada hoş bir hayat sürmek ve bunun için elimizden ne gelirse en düzgününü yapmaya karar verdik. Tabibimiz 2 saat bizimle görüştü ve bize Artun’un ileride fazlaca başarılı bir bilim adamı, sanatçı hatta hayli âlâ bir sportmen olabileceğini söylemiş oldu. Bu kelamlar kulağımdan hiç gitmez. Çok üzgün olarak girdiğimiz muayene odasından tebessümle çıktık.” dedi.
Işın Özdemir, Artun’un küçük yaşlarda yüzmeye ve suya ilgisinin olduğunu anladıklarını ve bunun üzerine bu biçimde bir yola girdiklerini söz etti.
sonrasındasında oğluna yüzme antrenörü bulduklarını anlatan Özdemir, “Baktık ki epeyce süratli öğreniyor. Karada olduğundan fazlaca daha farklı bir hale bürünüyor ve fazlaca memnun oluyor bizim için en kıymetlisi bu aslında. Keyifli olduğu için de başarısı epey süratli ilerliyor. bu biçimdelikle yüzme sporuna adım atmış oldu. 9 yaşında teknik eğitimlere başladı. Çok süratli öğrendi. 10 yaşında federasyonun yarışlarına katıldı ve derece aldı. Birinci aldığı dereceyle yüzmeye daha epey yöneldik. Artun yaşı prestijiyle kendini yeni göstermeye başlayacaktı. Fakat pandemi sürecinde bu imkan olamadı. Bundan daha sonraki yarışları bekliyoruz.” diye konuştu.
“En kıymetli maksadımız paralimpik olimpiyatlar”
Oğlunun liseye kayıt yaptırdığını lisana getiren Özdemir, şu biçimde devam etti:
“Artun yüzmede hayli başarılı lakin okulumuzun giriş testlerinde maalesef yüzmeyle ilgili bir test programı yoktu. Artun, karada fazlaca başarılı olamadığı için sonuca ulaşamadı. Bunun üzerine Buca Atatürk Spor Lisesi yetkilileri bize yardımcı oldular ve Bakanlığa dilekçe yazdık. Eski bakanımız Sayın Ziya Selçuk, sağ olsun bizi görmezden gelmedi. Artun’un muvaffakiyetlerini da dikkate alarak okula kabul edilmesini sağladı. Artun ulusal olmak ve milletlerarası şampiyonlara katılmak istiyor. En değerli gayemiz paralimpik oyunları, bunlar için çalışıyor. Çok azimli ve bunu istiyor. Yazın daha hayli kendi sitemizin havuzunda çalışmayı tercih ediyor. Haftanın beş günü burada iki günü de üniversiteye gidiyoruz. Orada hocamız programını oluşturuyor. Burada babasıyla birlikte çalışıyorlar. Çok seviyor yüzmeyi bu yüzden yorulmuyor.”
Işın Özdemir, otizm tanısı alan çocuklarda hiperaktivite teşhisinin da eklenebildiğini, bu durumdaki ailelerin çocuklarını spora yönlendirmelerini tavsiye etti.
Baba Feridun Özdemir ise oğlunun yüzmedeki muvaffakiyetinin kendilerini memnun ettiğini belirterek, bu doğrultuda çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerini anlattı.
Eşiyle çocukları için uğraş ettiklerini vurgulayan Özdemir, “Artun haftanın 6 günü aralıksız idman yapıyor. Pandemi devrinde daha fazlaca kondisyona değer veriyoruz. Sabahları 1,5 saat öğlenden daha sonra da 1,5 saat idman yapıyor. Gün içerisinde toplamda 8 kilometreye yakın yüzüyor. Şu anda yarış takvimi açıklanmadı maksadımız önümüzdeki karşılaşmalara kondisyonunun sağlamak. Yarışlar belirtildiktan daha sonra teknik yüzmelere döneceğiz. Ben idmanlarda daima yanındayım.” diye konuştu.
çabucak hemen 2,5 yaşındayken otizm tanısı konulan Artun Özdemir’in ailesi, başta büyük keder yaşasa da çocuklarının toplumsal hayattan kopmaması ismine yeteneğini de keşfederek onu yüzmeye yönlendirdi.
9 yaşından beri daima kulaç atan ve katıldığı yarışlarda 38 madalya kazanan Dokuz Eylül Üniversitesi Spor Kulübü lisanslı atleti Artun’u, antrenörü Deniz Bora Alkan ve babası Feridun Özdemir çalıştırıyor.
Çalışmalarını olimpik havuzun yanı sıra meskenlerinin bahçesindeki yarı olimpik havuzda sürdüren ve günde yaklaşık 8 kilometrelik uzaklık kateden Özdemir, suyun ortasında değişik bir hale bürünüyor.
Bu yıl gerçekleşen spor lisesi imtihanlarında başarılı olamayan fakat yüzmedeki başarısı, istikrarlı ve azimli çalışması dikkate alınarak Buca Atatürk Spor Lisesi’ne kabul edilen Artun, Türkiye Özel Atletler Spor Federasyonu Yüzme Ulusal Ekibi formasını giyip paralimpik oyunlarında ülkesini temsil etmek istiyor.
Bu doğrultuda çalışan ve konuşma kuvvetliğü çeken Özdemir, paralimpik oyunlarına katılmak istediğini belirtiyor.
Oğluyla yakından ilgilenen anne Işın Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Artun’a otizm teşhisinin 2,5 yaşındayken konulduğunu ve bunu öğrendiğinde yaklaşık 1 hafta kendine gelemediğini söylemiş oldu.
daha sonrasında kendilerini toparlayıp bundan kaçışın olmadığını ve evlatları için ne gerekiyorsa yapmaları gerektiğine karar verdiklerini anlatan Özdemir, “Otizmin bir farklılık olduğunu kavradıktan daha sonra eşimle Artun’un farklılıkları ile bir arada hoş bir hayat sürmek ve bunun için elimizden ne gelirse en düzgününü yapmaya karar verdik. Tabibimiz 2 saat bizimle görüştü ve bize Artun’un ileride fazlaca başarılı bir bilim adamı, sanatçı hatta hayli âlâ bir sportmen olabileceğini söylemiş oldu. Bu kelamlar kulağımdan hiç gitmez. Çok üzgün olarak girdiğimiz muayene odasından tebessümle çıktık.” dedi.
Işın Özdemir, Artun’un küçük yaşlarda yüzmeye ve suya ilgisinin olduğunu anladıklarını ve bunun üzerine bu biçimde bir yola girdiklerini söz etti.
sonrasındasında oğluna yüzme antrenörü bulduklarını anlatan Özdemir, “Baktık ki epeyce süratli öğreniyor. Karada olduğundan fazlaca daha farklı bir hale bürünüyor ve fazlaca memnun oluyor bizim için en kıymetlisi bu aslında. Keyifli olduğu için de başarısı epey süratli ilerliyor. bu biçimdelikle yüzme sporuna adım atmış oldu. 9 yaşında teknik eğitimlere başladı. Çok süratli öğrendi. 10 yaşında federasyonun yarışlarına katıldı ve derece aldı. Birinci aldığı dereceyle yüzmeye daha epey yöneldik. Artun yaşı prestijiyle kendini yeni göstermeye başlayacaktı. Fakat pandemi sürecinde bu imkan olamadı. Bundan daha sonraki yarışları bekliyoruz.” diye konuştu.
“En kıymetli maksadımız paralimpik olimpiyatlar”
Oğlunun liseye kayıt yaptırdığını lisana getiren Özdemir, şu biçimde devam etti:
“Artun yüzmede hayli başarılı lakin okulumuzun giriş testlerinde maalesef yüzmeyle ilgili bir test programı yoktu. Artun, karada fazlaca başarılı olamadığı için sonuca ulaşamadı. Bunun üzerine Buca Atatürk Spor Lisesi yetkilileri bize yardımcı oldular ve Bakanlığa dilekçe yazdık. Eski bakanımız Sayın Ziya Selçuk, sağ olsun bizi görmezden gelmedi. Artun’un muvaffakiyetlerini da dikkate alarak okula kabul edilmesini sağladı. Artun ulusal olmak ve milletlerarası şampiyonlara katılmak istiyor. En değerli gayemiz paralimpik oyunları, bunlar için çalışıyor. Çok azimli ve bunu istiyor. Yazın daha hayli kendi sitemizin havuzunda çalışmayı tercih ediyor. Haftanın beş günü burada iki günü de üniversiteye gidiyoruz. Orada hocamız programını oluşturuyor. Burada babasıyla birlikte çalışıyorlar. Çok seviyor yüzmeyi bu yüzden yorulmuyor.”
Işın Özdemir, otizm tanısı alan çocuklarda hiperaktivite teşhisinin da eklenebildiğini, bu durumdaki ailelerin çocuklarını spora yönlendirmelerini tavsiye etti.
Baba Feridun Özdemir ise oğlunun yüzmedeki muvaffakiyetinin kendilerini memnun ettiğini belirterek, bu doğrultuda çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerini anlattı.
Eşiyle çocukları için uğraş ettiklerini vurgulayan Özdemir, “Artun haftanın 6 günü aralıksız idman yapıyor. Pandemi devrinde daha fazlaca kondisyona değer veriyoruz. Sabahları 1,5 saat öğlenden daha sonra da 1,5 saat idman yapıyor. Gün içerisinde toplamda 8 kilometreye yakın yüzüyor. Şu anda yarış takvimi açıklanmadı maksadımız önümüzdeki karşılaşmalara kondisyonunun sağlamak. Yarışlar belirtildiktan daha sonra teknik yüzmelere döneceğiz. Ben idmanlarda daima yanındayım.” diye konuştu.