Vitra
New member
Eski AYM Başkanvekili: Ekonomik buhran OHAL ilan için münasebet olabilir HalkTv ekranlarında yayınlanan Tatlı Payzın’la Kelamım Var programının konuğu eski Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt oldu. Paksüt, ekonomik krizle birlikte gerilen siyası atmosferi Anayasa açısından kıymetlendirdi.
Temel hak ve özgürlüklerin Anayasa’da kanunla sınırlanabileceğine işaret eden Paksüt, şunları lisana getirdi;
“Kaybetme sath-ı maili giren her iktidar üzere bugğnkü iktidar da Anayasal hudutlar ortasında kalmaya çalışarak bir tahlil bulmaya çalışıyor. Maalesef bu Anayasa o kadar tez ve makus yapıldı ki ve demokratik bütün istikrarlar o denli bozuldu ki Cumhurbakanı Erdoğan ve Cumhur İttifakı’nın seçime giden süreçte hâlâ kullanmadığı kartları olduğunu söylemek mümkün. Anayasa’nın 104. Unsuru’nun 17 Fıkrası’nda Cumhurbaşkanı kararnameleri düzenleniyor. Aslında temel haklara ait konularda kanunla düzenleme yapılması gerekir. Bunlar kararnameyle düzenlenemez. Lakin OHAL ilan edildiği vakit farklı bir yetki ortaya çıkıyor. bu biçimde bu kararnamelerin temel haklara da dokunması mümkün. Askıya alınmasının kurallarının değiştirilmesi de pekâlâ mümkün.
ötürüsıyla Anayasa’nın 119. Maddesi’ne de açıp baktığımızda OHAL ilanı için ekonomik buhranın da sebepler içinde bulunduğunu görüyoruz. Ekonomik buhran olduğunu şuanda, her ne kadar ‘Kurtuluş Savaşı’ da deseler, bunun epeyce büyük bir ekonomik buhran olduğunu söylemek istemiyorlar. Zira bunun bu biçimde düzeltilmesinin kolay olmayacağını bakılırsan seçmenin, bugünkü Cumhur İttifakı hükümetinden yahut da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Başkanlığı’ndan ümidini daha fazla kesmesi ihtimali var.”
Temel hak ve özgürlüklerin Anayasa’da kanunla sınırlanabileceğine işaret eden Paksüt, şunları lisana getirdi;
“Kaybetme sath-ı maili giren her iktidar üzere bugğnkü iktidar da Anayasal hudutlar ortasında kalmaya çalışarak bir tahlil bulmaya çalışıyor. Maalesef bu Anayasa o kadar tez ve makus yapıldı ki ve demokratik bütün istikrarlar o denli bozuldu ki Cumhurbakanı Erdoğan ve Cumhur İttifakı’nın seçime giden süreçte hâlâ kullanmadığı kartları olduğunu söylemek mümkün. Anayasa’nın 104. Unsuru’nun 17 Fıkrası’nda Cumhurbaşkanı kararnameleri düzenleniyor. Aslında temel haklara ait konularda kanunla düzenleme yapılması gerekir. Bunlar kararnameyle düzenlenemez. Lakin OHAL ilan edildiği vakit farklı bir yetki ortaya çıkıyor. bu biçimde bu kararnamelerin temel haklara da dokunması mümkün. Askıya alınmasının kurallarının değiştirilmesi de pekâlâ mümkün.
ötürüsıyla Anayasa’nın 119. Maddesi’ne de açıp baktığımızda OHAL ilanı için ekonomik buhranın da sebepler içinde bulunduğunu görüyoruz. Ekonomik buhran olduğunu şuanda, her ne kadar ‘Kurtuluş Savaşı’ da deseler, bunun epeyce büyük bir ekonomik buhran olduğunu söylemek istemiyorlar. Zira bunun bu biçimde düzeltilmesinin kolay olmayacağını bakılırsan seçmenin, bugünkü Cumhur İttifakı hükümetinden yahut da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Başkanlığı’ndan ümidini daha fazla kesmesi ihtimali var.”