A
admin
Guest
Cumhurbaşkanlığının himayesinde, Kültür ve Turizm Bakanlığının müsaadesiyle hafriyat ve onarım çalışmalarının yapıldığı mezarlıkta şehitler için dua edenler, tarihe istikamet veren destanı yazan ecdadın, her biri sanat yapıtı niteliği taşıyan mezar taşlarını inceledi.
Ortalarında biroldukca ülkenin diplomat ve temsilcilerinin de bulunduğu ziyaretçiler, üzerlerindeki yazılar, kabartmalar, oymalarıyla birbirinden bedelli 8 bin 122 mezar taşının bulunduğu mezarlıkta fotoğraf çektirdi.
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Gökhan Yazgı, AA muhabirine, 210 bin metrekarelik dünyanın en tarihi Türk-İslam Mezarlığı olan Selçuklu Meydan Mezarlığı’nda, 1960’lı senelerdan bu yana yürütülen hafriyat çalışmalarının son 10 yılda hızlandığını söylemiş oldu.
10 yıllık süreçte 8 bin 122 mezar taşı tespit ettiklerini ve bunlardan 4 bin 450’ye yakın mezarın konservasyon ve hafriyat çalışmalarını tamamladıklarını belirten Yazgı, “Mezarların kitabelerini oturttuk ve bunlarla ilgili süratli bir yayın çalışmasına başladık.
Emelimiz tüm dünyada bu özel mezarlığın hak ettiği yeri bulması. Türk İslam aleminde Kubbet-ül İslam dediğimiz epeyce kıymetli bir yer.
Periyodun en kıymetli kültür, sanat ve iktisat manasındaki merkezlerinden biri. Birebir vakitte taş personelliği manasında da Anadolu’da İslam yapıtlarının yapılmasında usların yetiştirdiği özel bir alan.” değerlendirmesinde bulundu.
Mezarlığa ziyaretçi ilgisinin her geçen yıl arttığını vurgulayan Yazgı, 2000 yılında UNESCO Dünya Kültür Miras Süreksiz Listesi’ne alınan mezarlığın süratli bir biçimde dünya kamuoyunun ilgisini çekmeye başladığını aktardı.
Okçular Vakfı, Ahlat Belediyesi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın himayesinde gerçekleştirilen etkinliklerle iki günde ziyaretçi sayısının yaklaşık
30 bine ulaştığı bilgisini paylaşan Yazgı, “Bu ilgi bizi sevindiriyor. Zira halkımızın ecdadına olan hürmetinin bir göstergesi. Medyanın tesiriyle buraya ilgi arttı. Bizler de bu hususta, turizm manasında bir destinasyon oluşturmak için efor sarf ediyoruz.” dedi.
Mezarlıkta yürütülen hafriyat çalışmalarında 19 çocuk mezarı alanı tespit edildiğini kaydeden Yazgı, “Bunlar yan yana konulmuş. Bir doğal afet ya da bir salgında ölen çocukların defnedildiği yer olduğunu düşünüyoruz. Bu tıp farklı deşifrelerle bu mezarlığın gerçek kimliğini tüm Müslüman alemine yansıtmak için elimizden geleni yapıyoruz.” tabirlerini kullandı.
Türklere Anadolu’nun kapılarını açan Malazgirt Savaşı’nın yapıldığı alanın tespiti için de çalışmaların devam ettiğini lisana getiren Yazgı, şu biçimde konuştu:
“Prof. Dr. Adnan Çevik hocamızın öncülüğünde yaklaşık 50 kişilik bir uzmanla yürütülen yüzey araştırması artık daha derinlere yanlışsız gidiyor. Savaş arkeolojisi manasında Türkiye’de bir birincisi gerçekleştiriyoruz.
Çok kıymetli ayrıntılara vakıf olmaya başladık. Savaşın nerde yapıldığı, Alparslan’ın otağını nerde kurduğu tüm bilgileriyla inceleniyor.
Şu an aşikâr nesneler bulundu. Onların laboratuvar çalışmaları yapılıyor. Çok hoş güzel çalışmalarla inşallah yakın vakitte da hem bilimsel manada birebir vakitte turizm manasında Türk halkını aydınlatan haberleri ileteceğiz.”
Ankara’dan mezarlığı ziyarete gelen Atilla Şahin de “Ahlat, Selçuklu’nun en kıymetli yerlerinden biri. Malazgirt Savaşı’nda şehit olanların defnedildiği bir yer.
Burası Türk ulusunun Anadolu’daki tapusudur. Türkiye’de yaşayan her insanın burayı görmesi gerekir. Beşerler burada bir ulus için ne kadar canların gittiğini gorebiliyor. Burada bir defa daha Türk olmaktan gurur duyuyoruz.” diye konuştu.
Eşi ve çocuklarıyla Elazığ’dan gelen Ziya Karasu da “Buraya çocuklarımla geldim. Burası bizi cezbetti, tüylerim dikken diken oldu.
Çok hoş bir miras. Bizi biz yapan bedelleri çocuklarımızın görmesini ve içselleştirmesini istek ediyoruz.” dedi.
Ortalarında biroldukca ülkenin diplomat ve temsilcilerinin de bulunduğu ziyaretçiler, üzerlerindeki yazılar, kabartmalar, oymalarıyla birbirinden bedelli 8 bin 122 mezar taşının bulunduğu mezarlıkta fotoğraf çektirdi.
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Gökhan Yazgı, AA muhabirine, 210 bin metrekarelik dünyanın en tarihi Türk-İslam Mezarlığı olan Selçuklu Meydan Mezarlığı’nda, 1960’lı senelerdan bu yana yürütülen hafriyat çalışmalarının son 10 yılda hızlandığını söylemiş oldu.
10 yıllık süreçte 8 bin 122 mezar taşı tespit ettiklerini ve bunlardan 4 bin 450’ye yakın mezarın konservasyon ve hafriyat çalışmalarını tamamladıklarını belirten Yazgı, “Mezarların kitabelerini oturttuk ve bunlarla ilgili süratli bir yayın çalışmasına başladık.
Emelimiz tüm dünyada bu özel mezarlığın hak ettiği yeri bulması. Türk İslam aleminde Kubbet-ül İslam dediğimiz epeyce kıymetli bir yer.
Periyodun en kıymetli kültür, sanat ve iktisat manasındaki merkezlerinden biri. Birebir vakitte taş personelliği manasında da Anadolu’da İslam yapıtlarının yapılmasında usların yetiştirdiği özel bir alan.” değerlendirmesinde bulundu.
Mezarlığa ziyaretçi ilgisinin her geçen yıl arttığını vurgulayan Yazgı, 2000 yılında UNESCO Dünya Kültür Miras Süreksiz Listesi’ne alınan mezarlığın süratli bir biçimde dünya kamuoyunun ilgisini çekmeye başladığını aktardı.
Okçular Vakfı, Ahlat Belediyesi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın himayesinde gerçekleştirilen etkinliklerle iki günde ziyaretçi sayısının yaklaşık
30 bine ulaştığı bilgisini paylaşan Yazgı, “Bu ilgi bizi sevindiriyor. Zira halkımızın ecdadına olan hürmetinin bir göstergesi. Medyanın tesiriyle buraya ilgi arttı. Bizler de bu hususta, turizm manasında bir destinasyon oluşturmak için efor sarf ediyoruz.” dedi.
Mezarlıkta yürütülen hafriyat çalışmalarında 19 çocuk mezarı alanı tespit edildiğini kaydeden Yazgı, “Bunlar yan yana konulmuş. Bir doğal afet ya da bir salgında ölen çocukların defnedildiği yer olduğunu düşünüyoruz. Bu tıp farklı deşifrelerle bu mezarlığın gerçek kimliğini tüm Müslüman alemine yansıtmak için elimizden geleni yapıyoruz.” tabirlerini kullandı.
Türklere Anadolu’nun kapılarını açan Malazgirt Savaşı’nın yapıldığı alanın tespiti için de çalışmaların devam ettiğini lisana getiren Yazgı, şu biçimde konuştu:
“Prof. Dr. Adnan Çevik hocamızın öncülüğünde yaklaşık 50 kişilik bir uzmanla yürütülen yüzey araştırması artık daha derinlere yanlışsız gidiyor. Savaş arkeolojisi manasında Türkiye’de bir birincisi gerçekleştiriyoruz.
Çok kıymetli ayrıntılara vakıf olmaya başladık. Savaşın nerde yapıldığı, Alparslan’ın otağını nerde kurduğu tüm bilgileriyla inceleniyor.
Şu an aşikâr nesneler bulundu. Onların laboratuvar çalışmaları yapılıyor. Çok hoş güzel çalışmalarla inşallah yakın vakitte da hem bilimsel manada birebir vakitte turizm manasında Türk halkını aydınlatan haberleri ileteceğiz.”
Ankara’dan mezarlığı ziyarete gelen Atilla Şahin de “Ahlat, Selçuklu’nun en kıymetli yerlerinden biri. Malazgirt Savaşı’nda şehit olanların defnedildiği bir yer.
Burası Türk ulusunun Anadolu’daki tapusudur. Türkiye’de yaşayan her insanın burayı görmesi gerekir. Beşerler burada bir ulus için ne kadar canların gittiğini gorebiliyor. Burada bir defa daha Türk olmaktan gurur duyuyoruz.” diye konuştu.
Eşi ve çocuklarıyla Elazığ’dan gelen Ziya Karasu da “Buraya çocuklarımla geldim. Burası bizi cezbetti, tüylerim dikken diken oldu.
Çok hoş bir miras. Bizi biz yapan bedelleri çocuklarımızın görmesini ve içselleştirmesini istek ediyoruz.” dedi.