Domates Nasıl Bir Maddedir ?

Ervaniye

Global Mod
Global Mod
Domates Nasıl Bir Maddedir? Bir Hikâye Üzerinden Düşünelim

Selam forumdaşlar,

Bugün sizlerle çok sıradan gibi gözüken ama aslında derin bir anlam taşıyan bir hikâye paylaşmak istiyorum. Hikayemin kahramanları, yaşamın karmaşasında birbirinden farklı bakış açılarına sahip olan iki insan. Biri stratejik, çözüm odaklı; diğeri ise empatik, ilişkisel. Kimi zaman bu iki yaklaşım arasında kayboluyoruz. Ama hepimizin içinde bir domates var, değil mi? Bu basit ama derin maddenin bize söylemek istediklerini birlikte keşfedelim.

---

Bir sabah, Gülçin ve Ahmet, uzun zamandır hiç konuşmadıkları bir konuda tartışmaya başladılar. Ahmet, taze alınmış domatesleri mutfağa yerleştirirken, Gülçin mutfak masasında sabırla kahvesini içiyordu. Bütün sabahı evin ihtiyaçlarıyla ilgilenerek geçirmişti. O an, Gülçin’in gözleri Ahmet’in yaptığı şeyin tuhaflığını çözmeye çalışıyordu.

"Domatesi bu kadar hassas taşımanın anlamı ne?" dedi Gülçin, dikkatle domatesleri yerleştiren Ahmet'e bakarak. "Bunlar sadece sebze, sıradan bir şey, çok da fazla dikkat etmeye gerek yok."

Ahmet, Gülçin’in söylediklerine dikkatle göz attı ve hafifçe gülümsedi. "Gülçin, belki de bu kadar dikkat etmek gereksiz gibi görünüyor, ama domatesin doğası, ona nasıl davranacağımızı belirler. Her biri kendine has, narin bir yapı taşıyor. Onlara gereken özeni göstermezsek, tadını alacağımız zaman, o kırılgan yapının bir şekilde kaybolduğunu hissederiz."

Gülçin, Ahmet’in ciddiyetine bir an şaşırdı ama sonra onun her zaman çözüm odaklı düşünmesinin farkına vardı. "Peki," dedi, "ama gerçekten de o kadar önemli mi? Bir domatesin bozulup bozulmaması o kadar mı kayda değer?"

Ahmet, yerleşmiş düşünceleriyle bir adım daha attı. "Evet, çünkü bazen minik şeylerin bize çok şey öğrettiğini fark etmezsek, büyük şeylerde ne yapacağımızı bilmeyiz."

Gülçin, Ahmet’in söylediklerinin altında başka bir anlam yattığını anlamaya başlamıştı. "Ama," dedi, "bizim gibi insanlar, küçük şeylerin üzerinde durup da büyük resmi unutur mu? Benim için domatesin durumundan çok, bu sabahın anlamı var. Her sabah seninle kahve içip, hayatı tartışmak, küçük ama kıymetli bir anı."

Ahmet biraz düşündü, sonra tekrar Gülçin’e döndü. "Evet, haklısın, belki de senin bakış açını biraz daha anlamalıyım. Ama bazen, her şeyin yerli yerinde olması gerektiğine inanıyorum. Mesela, domatesin doğru şartlarda saklanması gibi. Eğer her şey doğru yapılmazsa, en güzel şey bile kaybolabilir."

Gülçin’in gözleri bir an parladı, Ahmet’in sözlerinde bir anlam bulmuştu. "Ama Ahmet, bir domatesi doğru şekilde saklamak kadar, o domatesin bizimle olduğu anın tadını çıkarmak da önemli değil mi? Yani, senin kadar çözüm odaklı olmasam da bazen hayatı ne kadar ciddiye aldığını görmem gerekiyor. Benim için her şeyin tadını çıkarmak önemli. Biraz da gevşemek lazım."

Ahmet, Gülçin’in bu sözlerinden etkilenmişti. Gülçin’in söyledikleriyle domatesin anlamı değişmişti. Onlar, her biri kendi bakış açısıyla, domatesi bir sembol olarak almışlardı. Gülçin, domatesi hayattaki küçük ama değerli anların simgesi olarak görürken, Ahmet domatesi en iyi şekilde muhafaza etmenin, değerini korumanın önemini vurgulamıştı. İkisi de bir noktada birbirlerine benziyorlardı, ama bir o kadar da farklıydılar.

O sabah, bir domates üzerinde konuştukları şeye, belki de çok daha derin bir anlam yüklemişlerdi. Ahmet için domates, her şeyin düzgün bir şekilde yapılması gereken bir düzenin simgesiydi. Gülçin ise, her şeyin mükemmel olması gerekmediğini, bazen en değerli anların en basit şeylerden geldiğini anlatıyordu.

---

Sevgili forumdaşlar, hepimizin hayatında taze bir domates gibi, bazen çok basit görünen ama aslında çok kıymetli olan anlar var. Her biri, kendine özgü bir dikkat ister. Kimimiz bu anları stratejik bir şekilde düzenlemek isterken, kimimiz o anların tadını çıkarma peşindedir. Ve bazen, her iki yaklaşımı da dengelemek zorunda kalırız.

Belki de domatesin bize anlattığı şey, her iki yaklaşımın da kıymetli olduğu. Ne olursa olsun, hayatın tadını çıkarırken, küçük şeylere gösterdiğimiz özen de büyük anlam taşır.

Siz de ne düşünüyorsunuz? Ahmet gibi çözüm odaklı mı yoksa Gülçin gibi ilişkiyi, anı mı ön planda tutuyorsunuz? Hayatınızdaki "domates"leri nasıl koruyorsunuz?

Yorumlarınızı merakla bekliyorum!
 
Üst