Vitra
New member
AKP halkı bir daha kandırmaya çalışacak İktidardaki parti ortağı MHP ile oturdu yeni bir Anayasa taslağı hazırlamaya başladı.
Meclis’ten geçirmeye, referanduma sunmaya sayıları yetmiyor.
bu biçimde niye hazırlıyorlar diye soracaksınız?
Seçim hazırlığı. Bizi seçerseniz bu biçimde bir Anayasa hazırlayacağız diye içine havuç hususlar koyarak halka sunacaklar.
Asıl maksatlarını gizleyecekler. Havuç hususlar üzerinden halkı kandırmaya çalışacaklar.
Nerden biliyorsun diyeceksiniz?
Daha evvel birebir tekniği uyguladılar, halkı kandırlar da orada biliyorum.
2010 Anayasa değişikliğinde de halkı kandırdılar, 2017 Anayasa değişikliğinde de…
2010’da amaçlar istedikleri düzenlemeyi yaparak yargıya hakim olmaktı. Havuç unsurlarla bu niyetlerini gizlediler.
12 Eylül cuntasından hesap sorulacak dediler..
Memurlara ve başka kamu nazaranvlilerine toplu mukavele yapma hakkı getiriyoruz balonunu şişirdiler.
Hedefleri HSYK dahil yüksek yargıda düzenleme yapmaktı. bu biçimdece yargı daha bağımsız olacaktı!.
Halk inandı oy verdi.
Yargı bağımsız oldu lakin devletten bağımsız oldu. Pensilvanya’ya bağlandı. Kendileri yıllar daha sonra ‘kendi kurdukları yapıyı paralel devlet ilan ettiler.
İşte o paralel devlet 2010 Anayasası ile kuruldu.
Çok can yaktılar. Çok insanı gözünün üzerinde kaşın var diye içeri attılar. Sonunda FETÖ belasından kurtulduk lakin şunun altını çizelim; FETÖ’nün ayranı 2010 Anayasası ile kabardı.
2017 Anayasa değişikliğinde de emsal numara çektiler.
Halkı bir daha kandırdılar!..
Artık kanunları Meclis yapacakmış, yürütme karışamayacakmış, yasama/ yürütme/ yargı birbirlerinden büsbütün ayrılacakmış, kuvvetler ayrılığı gerçek manada hayata geçirilecekmiş, milletvekilleri seçmenlerine hesap verecekmiş. Onlara karşı sorumlu olacaklarmış, yeni sistemde ülke şaha kalkacakmış.
Bir yığın; mış mış mış!.
hiç biri oldu mu?
Hayır.
Yasa değişiklikleri Saray’da hazırlanıyor, vekiller birçok vakit içeriğini bile bilmeden el kaldırıyor, onay veriyor. Kuvvetler ayrılığını sormayın zira kuvvetler birliğine dönüştü.
Kurdukları sistemin özü buydu. Halka doğruyu söylemediler.
Cumhurbaşkanı devletin başı, başkomutan, beraberinde tek kişilik hükümet, hem de Meclis çoğunluğuna sahip parti ve ittifakın ( Cumhur ittifakı) başkanı, yani yasamanın tek hakimi, bununla birlikte HSK üyelerinin tek seçicisi, Anayasa Mahkemesi üyelerinin de tek seçicisi, tüm bürokratik atamalarda tek imza yetki sahibi, rektör atayan da o, büyükelçi, vali, emniyet müdürü, ilçe ulusal eğitim müdürü, bakan yardımcısı, daire lideri da atayan o.
Uzatmayayım aklınıza hangi bakılırsav gelirse tek atama yetkisine sahip kişi Cumhurbaşkanı.
Ne oldu kuvvetler ayrılığı?
Ne oldu demokrasilerin şayet olmazsa olmazı istikrar kontrol düzeneği?
Ayrıyeten Varlık Fonu İdare Konseyi Lideri olarak tüm kamu bankalarının, BOTAŞ üzere THY üzere Telekom devasa kuruluşlarında patronu…
Anlayacağınız kontrol hava cıva oldu..
Bi de şu husus var. Anayasa yargı bağımsızdır diyordu tarafsızdır ibaresini de eklediler: yargı bağımsız ve tarafsızdır.
Soruyorum yargı bağımsız ve tarafsız mı?
Soruyorum kuvvetler ayrılığı var mı yoksa tek adam rejiminde miyiz?
Soruyorum Türkiye şahlandı mı?
Halkı kandırdılar demem bundan. Halka gerçekleri söylemediler.
Cumhur İttifakı yeni bir Anayasa hazırlamanın sıkıntısında. İstediklerini almadılar mı daha ne istiyorlar diyeceksiniz?
Kurdukları rejime temel atmak bir de seçim gereci yapmak istiyorlar. Niyetleri bu.
Halkı aldatmak için, halkı kandırmak için hazırladıkları taslakta havuç unsurlar bir daha varmış. Kulislere yansıdığı kadarıyla 500 bin imza ile vatandaşlara yasa teklifi verme hakkı getireceklermiş.
500 bin imza toplayacaksın hazırladığın maddeyi Meclis’e sunacaksın , bir daha çoğunluk partisi karar verecek. İsterse gündeme dahi almaz.
Muhalefetin verdiği hangi yasa önerisi Meclis’ten geçti ki!. Bırakın geçmesini görüşülmedi, konuşulmadı bile.
Vatandaşın verdiği yasa teklifi farklı mı olacak?
Fakat görürsünüz bu maddeyi getirirlerse artık halk da yasa yapabilecek diye pazarlayacaklar.
Halkı bir daha kandırmaya çalışacaklar
Meclis’ten geçirmeye, referanduma sunmaya sayıları yetmiyor.
bu biçimde niye hazırlıyorlar diye soracaksınız?
Seçim hazırlığı. Bizi seçerseniz bu biçimde bir Anayasa hazırlayacağız diye içine havuç hususlar koyarak halka sunacaklar.
Asıl maksatlarını gizleyecekler. Havuç hususlar üzerinden halkı kandırmaya çalışacaklar.
Nerden biliyorsun diyeceksiniz?
Daha evvel birebir tekniği uyguladılar, halkı kandırlar da orada biliyorum.
2010 Anayasa değişikliğinde de halkı kandırdılar, 2017 Anayasa değişikliğinde de…
2010’da amaçlar istedikleri düzenlemeyi yaparak yargıya hakim olmaktı. Havuç unsurlarla bu niyetlerini gizlediler.
12 Eylül cuntasından hesap sorulacak dediler..
Memurlara ve başka kamu nazaranvlilerine toplu mukavele yapma hakkı getiriyoruz balonunu şişirdiler.
Hedefleri HSYK dahil yüksek yargıda düzenleme yapmaktı. bu biçimdece yargı daha bağımsız olacaktı!.
Halk inandı oy verdi.
Yargı bağımsız oldu lakin devletten bağımsız oldu. Pensilvanya’ya bağlandı. Kendileri yıllar daha sonra ‘kendi kurdukları yapıyı paralel devlet ilan ettiler.
İşte o paralel devlet 2010 Anayasası ile kuruldu.
Çok can yaktılar. Çok insanı gözünün üzerinde kaşın var diye içeri attılar. Sonunda FETÖ belasından kurtulduk lakin şunun altını çizelim; FETÖ’nün ayranı 2010 Anayasası ile kabardı.
2017 Anayasa değişikliğinde de emsal numara çektiler.
Halkı bir daha kandırdılar!..
Artık kanunları Meclis yapacakmış, yürütme karışamayacakmış, yasama/ yürütme/ yargı birbirlerinden büsbütün ayrılacakmış, kuvvetler ayrılığı gerçek manada hayata geçirilecekmiş, milletvekilleri seçmenlerine hesap verecekmiş. Onlara karşı sorumlu olacaklarmış, yeni sistemde ülke şaha kalkacakmış.
Bir yığın; mış mış mış!.
hiç biri oldu mu?
Hayır.
Yasa değişiklikleri Saray’da hazırlanıyor, vekiller birçok vakit içeriğini bile bilmeden el kaldırıyor, onay veriyor. Kuvvetler ayrılığını sormayın zira kuvvetler birliğine dönüştü.
Kurdukları sistemin özü buydu. Halka doğruyu söylemediler.
Cumhurbaşkanı devletin başı, başkomutan, beraberinde tek kişilik hükümet, hem de Meclis çoğunluğuna sahip parti ve ittifakın ( Cumhur ittifakı) başkanı, yani yasamanın tek hakimi, bununla birlikte HSK üyelerinin tek seçicisi, Anayasa Mahkemesi üyelerinin de tek seçicisi, tüm bürokratik atamalarda tek imza yetki sahibi, rektör atayan da o, büyükelçi, vali, emniyet müdürü, ilçe ulusal eğitim müdürü, bakan yardımcısı, daire lideri da atayan o.
Uzatmayayım aklınıza hangi bakılırsav gelirse tek atama yetkisine sahip kişi Cumhurbaşkanı.
Ne oldu kuvvetler ayrılığı?
Ne oldu demokrasilerin şayet olmazsa olmazı istikrar kontrol düzeneği?
Ayrıyeten Varlık Fonu İdare Konseyi Lideri olarak tüm kamu bankalarının, BOTAŞ üzere THY üzere Telekom devasa kuruluşlarında patronu…
Anlayacağınız kontrol hava cıva oldu..
Bi de şu husus var. Anayasa yargı bağımsızdır diyordu tarafsızdır ibaresini de eklediler: yargı bağımsız ve tarafsızdır.
Soruyorum yargı bağımsız ve tarafsız mı?
Soruyorum kuvvetler ayrılığı var mı yoksa tek adam rejiminde miyiz?
Soruyorum Türkiye şahlandı mı?
Halkı kandırdılar demem bundan. Halka gerçekleri söylemediler.
Cumhur İttifakı yeni bir Anayasa hazırlamanın sıkıntısında. İstediklerini almadılar mı daha ne istiyorlar diyeceksiniz?
Kurdukları rejime temel atmak bir de seçim gereci yapmak istiyorlar. Niyetleri bu.
Halkı aldatmak için, halkı kandırmak için hazırladıkları taslakta havuç unsurlar bir daha varmış. Kulislere yansıdığı kadarıyla 500 bin imza ile vatandaşlara yasa teklifi verme hakkı getireceklermiş.
500 bin imza toplayacaksın hazırladığın maddeyi Meclis’e sunacaksın , bir daha çoğunluk partisi karar verecek. İsterse gündeme dahi almaz.
Muhalefetin verdiği hangi yasa önerisi Meclis’ten geçti ki!. Bırakın geçmesini görüşülmedi, konuşulmadı bile.
Vatandaşın verdiği yasa teklifi farklı mı olacak?
Fakat görürsünüz bu maddeyi getirirlerse artık halk da yasa yapabilecek diye pazarlayacaklar.
Halkı bir daha kandırmaya çalışacaklar