Vitra
New member
Ahmet Kutalmış Türkeş, MHP’yi ve polisi suçluyor Bir ülkücü ucuna Azerbaycan bayrağı takılı sopayla başka davacıyı dövüyordu. Öteki ise Özbekistan bayraklı sopayla…
Dün Milliyetçi Hareket Partililerce (MHP) Alparslan Türkeş‘i anma merasimine yönelik baskında çekilen bu manzarayı yorumlamakta zorlananlar olabilir.
O denli ya, ikisi taraf da ülkücüyse, “ne bu şiddet, bu celal” diye düşünülmüştür.
Alparslan Türkeş Vakfı, ‘Başbuğ’un ailesi tarafınca 1997’de kuruldu. Yani, MHP’nin bu vakıfla münasebeti bulunmuyor. Hatta bilinenin bilakis Türkeş Ailesi’nin Devlet Bahçeli‘yle yıldızları pek barışmadı.
Tuğrul Türkeş, babasından daha sonra liderlik yarışını kaybedip Aydınlık Türkiye Partisi’ni kurdu. yıllar daha sonra MHP’ye katıldıysa da AK Parti’ye geçti.
Türkeş’in eşi Seval Türkeş, Muhsin Yazıcıoğlu‘nun Büyük Birlik Partisi’ne katıldı.
Başbuğ’un küçük oğlu Ahmet Kutalmış Türkeş ise 2011 yılında AK Parti’den milletvekili seçildi.
MHP, 2016’da Cumhur İttifakı’nı kurarken, Türkeşler ise Millet İttifakı ile yakınlaştı. Ahmet Kutalmış Türkeş, MHP’liler tarafınca babasının vefat yıldönümünde mezarlığa sokulmak istenmedi.
Perşembenin gelişi çarşambadan muhakkaktı aslında.
Gözdağı tweetleri
Ahmet Kutalmış Türkeş’in lideri olduğu Alparslan Türkeş Vakfı, ‘Başbuğ’un doğum gününde anma aktifliği düzenleyince MHP Ankara Vilayet Lideri Turgay Baştuğ, Twitter’dan gözdağı verdi. Hem vakfı hem anmada konuşmacı olan Muhittin Çolak, Şevket Bülent Yahnici ve Ali Uzunırmak‘ı ihanetle suçladı
“Ülkücüler mukeddesatımızı ayaklar altına alanların, partimize, Başbuğumuza, başkanımız Bahçeli’ye ihanet edenlerin Türkeş’i anmasını asla kabul etmez, ebediyen de etmeyecektir” diye yazdı.
Hakikaten etmediler.
Yaklaşık 50-60 kişi anma aktifliğini bastı ve şiddet yoluyla dağıttı.
Türkeş Ailesi’nden ise hiç kimse aktiflikte değildi.
Dün Ahmet Kutalmış Türkeş’le konuştum.
MHP’lilerin Bahçeli’nin bilgisi dahilinde, polisin nezaretinde saldırdığını ileri sürdü.
Akabinde MHP Ankara Vilayet Lideri Baştuğ’u aradım ve telefonuna bildiri bıraktım. Baştuğ telefona dönmedi.
İşte, Ahmet Kutalmış Türkeş’in gözünden, davacılar ortası iç savaşın niçinleri…
“MHP’nin denetiminde, polisin nezaretinde saldırdılar”
Siz merasimde miydiniz?
Orada değildim. Fark etmez orada olmam. 25 Kasım, Türkeş’in doğum günü. Amaç, Türkeş’i anmak.
Ne oldu da MHP “Yaptırmayız” dedi.
Biliyorsunuz, epeyce uzun vakittir bu biçimde şeyler yapıyorlar.
niye?
MHP’nin bugüne kadar bir PKK ve HDP toplantısını, onlara hayli düşman olduklarını söylemiş oldukleri biçimde basmayıp, ‘terörist’ dedikleri beşerler var, onları dövdürmeyip davacılara saldırmaları ülkücü olmadıklarını kanıtlıyor. Türkeş, MHP’nin sahibi ve kurucusu. Bizim babamız. İsmini taşıyan vakfı tabi ki biz kuracağız. İsmini taşıyan vakıf doğum günü ve vefat yıldönümünde onu anmayacak da ne vakit anacak? Anmasını içine sindiremiyorsa demek ki Alparslan Türkeş’e düşmanlar. Öteki açıklaması olamaz. Fatiha okunurken, içeriye giriyor, küfrediyorlar.
Polis koruyor, kolluyor, gözetliyor. Biri bile kimseyi gözaltına almıyor. Hükümetin, Emniyet’in, İçişleri Bakanı’nın koruyup kollaması ile nezareti altında yapılan bir akın olduğu epeyce net. (MHP) Ankara Vilayet Lideri orada gorenler var. Ankara Vilayet Lideri ve Ankara Ocak’taki beşerler Bahçeli’nin, Teşkilat Lideri’nin müsaadesi olmadan adım bile atamaz. bu biçimde bir şeyi kendi kendine yapması mümkün değil. Onların denetiminde olduğu, onların talimatıyla yapıldığı epeyce net.
Türkeş, onların sermayesi. Türkeşsiz bir hiçler. Bahçeli parti kursun, DB Partisi, bakalım kaç oy oluyor? Türkeşsiz hiç olduğu için o sermayeyi bizden bile kıskanıyor. İsmimiz Türkeş lakin bizi de istemiyor partide. Esnaf dükkanı üzere akşam çıkarken kapatıyor, sabah canı isterse açıyor. Bir şirket üzere kullanıyorlar. O biçimde kullanmanın bedelini tarih önünde yok olarak, Türkeş’i anma toplantısını basarak, kendilerini ispatlamış oldular.
Taarruz bekleniyor muydu?
İnanın, bu biçimde bir şey beklemiyordum. Uygun ki öteki türlü olmamış. Silah çeken olurdu. Onlara da silah ve bıçak çeken olabilirdi. Hatta vakıf genel sekreterine kızdım. “Gelenlere meydan dayağı çekemeyeceksen tekrar bu biçimde toplantı yapma” dedim.
Polis çağırmadınız mı?
hadiseden daha sonra 4-5 polis içeriye giriyor. Güya polis nezaretinde girmiş, polis nezaretinde çıkmışlar. Kürsü devirip insanlara saldıranları polis izler mi? Birkaçını gözaltına almaz mı? “Bir dakika” deyip dilekçe mi yazılması gerekir?
Yol mu verildi?
Yol verildiği kamera kaydıyla ortada. Ben babamın kabrine girerken önüme geçtiler. “Giremezsin” diyorlar. Hata duyurusunda bulundum. Savcı “Soruşturmaya gerek yoktur” dedi. Türkeş’i anma toplantısını basmak ne demek yani? Türkeş’in kurduğu teşkilattaki adamlar Türkeş’i anma toplantısını basıyor. Orayı bastığını zanniçinler Türkeş’le ömründe konuşmamıştır. Türkeş’le konuşmamış adam bize Türkeşçilik oynuyor.
Siz AK Parti milletvekiliydiniz.
Tamam da (Bahçeli) beni kabul etmediği için AK Parti’den milletvekili oldum. 2011 yılında MHP’den girmek istedim. Kabul etmedi beni. Sen siyasette var olmayacaksın, o müsaade verirse. Sen toplantı yapmayacaksın, onun müsaade verdiğini yapacaksın. Sen babanın mezarına gitmeyeceksin… bu biçimde bir şey olabilir mi? Sana mı soracağım?
Ne yapmayı düşünüyorsunuz?
Bu tarihi bir olay. Kabahat duyurularını başlatacağız. hiç bir şey çıkmasa bile fark etmez. Arşive girsin. Sonsuza kadar hükmeden kimse yok.
Dün Milliyetçi Hareket Partililerce (MHP) Alparslan Türkeş‘i anma merasimine yönelik baskında çekilen bu manzarayı yorumlamakta zorlananlar olabilir.
O denli ya, ikisi taraf da ülkücüyse, “ne bu şiddet, bu celal” diye düşünülmüştür.
Alparslan Türkeş Vakfı, ‘Başbuğ’un ailesi tarafınca 1997’de kuruldu. Yani, MHP’nin bu vakıfla münasebeti bulunmuyor. Hatta bilinenin bilakis Türkeş Ailesi’nin Devlet Bahçeli‘yle yıldızları pek barışmadı.
Tuğrul Türkeş, babasından daha sonra liderlik yarışını kaybedip Aydınlık Türkiye Partisi’ni kurdu. yıllar daha sonra MHP’ye katıldıysa da AK Parti’ye geçti.
Türkeş’in eşi Seval Türkeş, Muhsin Yazıcıoğlu‘nun Büyük Birlik Partisi’ne katıldı.
Başbuğ’un küçük oğlu Ahmet Kutalmış Türkeş ise 2011 yılında AK Parti’den milletvekili seçildi.
MHP, 2016’da Cumhur İttifakı’nı kurarken, Türkeşler ise Millet İttifakı ile yakınlaştı. Ahmet Kutalmış Türkeş, MHP’liler tarafınca babasının vefat yıldönümünde mezarlığa sokulmak istenmedi.
Perşembenin gelişi çarşambadan muhakkaktı aslında.
Gözdağı tweetleri
Ahmet Kutalmış Türkeş’in lideri olduğu Alparslan Türkeş Vakfı, ‘Başbuğ’un doğum gününde anma aktifliği düzenleyince MHP Ankara Vilayet Lideri Turgay Baştuğ, Twitter’dan gözdağı verdi. Hem vakfı hem anmada konuşmacı olan Muhittin Çolak, Şevket Bülent Yahnici ve Ali Uzunırmak‘ı ihanetle suçladı
“Ülkücüler mukeddesatımızı ayaklar altına alanların, partimize, Başbuğumuza, başkanımız Bahçeli’ye ihanet edenlerin Türkeş’i anmasını asla kabul etmez, ebediyen de etmeyecektir” diye yazdı.
Hakikaten etmediler.
Yaklaşık 50-60 kişi anma aktifliğini bastı ve şiddet yoluyla dağıttı.
Türkeş Ailesi’nden ise hiç kimse aktiflikte değildi.
Dün Ahmet Kutalmış Türkeş’le konuştum.
MHP’lilerin Bahçeli’nin bilgisi dahilinde, polisin nezaretinde saldırdığını ileri sürdü.
Akabinde MHP Ankara Vilayet Lideri Baştuğ’u aradım ve telefonuna bildiri bıraktım. Baştuğ telefona dönmedi.
İşte, Ahmet Kutalmış Türkeş’in gözünden, davacılar ortası iç savaşın niçinleri…
“MHP’nin denetiminde, polisin nezaretinde saldırdılar”
Siz merasimde miydiniz?
Orada değildim. Fark etmez orada olmam. 25 Kasım, Türkeş’in doğum günü. Amaç, Türkeş’i anmak.
Ne oldu da MHP “Yaptırmayız” dedi.
Biliyorsunuz, epeyce uzun vakittir bu biçimde şeyler yapıyorlar.
niye?
MHP’nin bugüne kadar bir PKK ve HDP toplantısını, onlara hayli düşman olduklarını söylemiş oldukleri biçimde basmayıp, ‘terörist’ dedikleri beşerler var, onları dövdürmeyip davacılara saldırmaları ülkücü olmadıklarını kanıtlıyor. Türkeş, MHP’nin sahibi ve kurucusu. Bizim babamız. İsmini taşıyan vakfı tabi ki biz kuracağız. İsmini taşıyan vakıf doğum günü ve vefat yıldönümünde onu anmayacak da ne vakit anacak? Anmasını içine sindiremiyorsa demek ki Alparslan Türkeş’e düşmanlar. Öteki açıklaması olamaz. Fatiha okunurken, içeriye giriyor, küfrediyorlar.
Polis koruyor, kolluyor, gözetliyor. Biri bile kimseyi gözaltına almıyor. Hükümetin, Emniyet’in, İçişleri Bakanı’nın koruyup kollaması ile nezareti altında yapılan bir akın olduğu epeyce net. (MHP) Ankara Vilayet Lideri orada gorenler var. Ankara Vilayet Lideri ve Ankara Ocak’taki beşerler Bahçeli’nin, Teşkilat Lideri’nin müsaadesi olmadan adım bile atamaz. bu biçimde bir şeyi kendi kendine yapması mümkün değil. Onların denetiminde olduğu, onların talimatıyla yapıldığı epeyce net.
Türkeş, onların sermayesi. Türkeşsiz bir hiçler. Bahçeli parti kursun, DB Partisi, bakalım kaç oy oluyor? Türkeşsiz hiç olduğu için o sermayeyi bizden bile kıskanıyor. İsmimiz Türkeş lakin bizi de istemiyor partide. Esnaf dükkanı üzere akşam çıkarken kapatıyor, sabah canı isterse açıyor. Bir şirket üzere kullanıyorlar. O biçimde kullanmanın bedelini tarih önünde yok olarak, Türkeş’i anma toplantısını basarak, kendilerini ispatlamış oldular.
Taarruz bekleniyor muydu?
İnanın, bu biçimde bir şey beklemiyordum. Uygun ki öteki türlü olmamış. Silah çeken olurdu. Onlara da silah ve bıçak çeken olabilirdi. Hatta vakıf genel sekreterine kızdım. “Gelenlere meydan dayağı çekemeyeceksen tekrar bu biçimde toplantı yapma” dedim.
Polis çağırmadınız mı?
hadiseden daha sonra 4-5 polis içeriye giriyor. Güya polis nezaretinde girmiş, polis nezaretinde çıkmışlar. Kürsü devirip insanlara saldıranları polis izler mi? Birkaçını gözaltına almaz mı? “Bir dakika” deyip dilekçe mi yazılması gerekir?
Yol mu verildi?
Yol verildiği kamera kaydıyla ortada. Ben babamın kabrine girerken önüme geçtiler. “Giremezsin” diyorlar. Hata duyurusunda bulundum. Savcı “Soruşturmaya gerek yoktur” dedi. Türkeş’i anma toplantısını basmak ne demek yani? Türkeş’in kurduğu teşkilattaki adamlar Türkeş’i anma toplantısını basıyor. Orayı bastığını zanniçinler Türkeş’le ömründe konuşmamıştır. Türkeş’le konuşmamış adam bize Türkeşçilik oynuyor.
Siz AK Parti milletvekiliydiniz.
Tamam da (Bahçeli) beni kabul etmediği için AK Parti’den milletvekili oldum. 2011 yılında MHP’den girmek istedim. Kabul etmedi beni. Sen siyasette var olmayacaksın, o müsaade verirse. Sen toplantı yapmayacaksın, onun müsaade verdiğini yapacaksın. Sen babanın mezarına gitmeyeceksin… bu biçimde bir şey olabilir mi? Sana mı soracağım?
Ne yapmayı düşünüyorsunuz?
Bu tarihi bir olay. Kabahat duyurularını başlatacağız. hiç bir şey çıkmasa bile fark etmez. Arşive girsin. Sonsuza kadar hükmeden kimse yok.